Rıdvan Cankiç Şiirleri - Şair Rıdvan Cankiç

Rıdvan Cankiç

Bana gelirken içini de getirir misin?
Ne mi yapacağım?
Kendimi içinden çıkaracağım ki,
Bir gün ben ölürsem üzülme diye.

Devamını Oku
Rıdvan Cankiç

Aslında ben sana çok yakışırdım
Yanında gören de kıskanırdı.
Aslında benim aşkım da sana yakışırdı.
Sana aşık olduğumu gören seni kıskanırdı
Seni öpmemi sana dokunmamı o kadar severdin ki
Herkes kendisinde seni bulurdu

Devamını Oku
Rıdvan Cankiç

Zamanla yapmam dediği şeyleri yapar insan.
Bazen sever ve sevdiğini kıskanır,
Kıskanınca kötü düşünceler geçer kalbinden…
Gün ışığına taşımak istemez kalbini
Gece hesap yapar
Gece özür diler

Devamını Oku
Rıdvan Cankiç

Bugün yolda yürüyordum
Ve çok garip bir şey oldu.
Seninle birlikte yürüdüğümüzü hayal ettim.
Aslında sen yoktun henüz.
Ama ben gene de seni hayal ettim.
Sonra elime baktım, bomboştu.

Devamını Oku
Rıdvan Cankiç

Gökyüzüne sadece yıldızlar kıpırdanırken bakıyorum.
Hiç mutluluk veriyor mu sabahın beyazlığı?
Hiç sanmıyorum.
Sadece önümü görmeye yarıyor.
Dünyamın nasıl olduğunu sorsana bana bir kere…
Hadi sor… Sorsana… Ne Duruyorsun… Sorsana…

Devamını Oku
Rıdvan Cankiç

İçeri girdiğinde adını söyleyecek birisi yoksa,
Sana evden çıkarken kimse sarılmıyorsa,
Yatarken kolların boş kalıyorsa, emin ol yalnızsın...

Rıdvan Cankiç

Devamını Oku
Rıdvan Cankiç

Masallarda bana çok yakın duruyorsun.
Öyle ki,
Sanki bizim için yazılmış bir masalın kahramanlarıyız.
Şiirlerde bana daha yakınsın,
Çünkü her satırda gittiğin o gün var.
Gerçekte hangisi olmak isterdim bilmiyorum.

Devamını Oku
Rıdvan Cankiç

Yokluğunu içmek ve bitirmek isterim.
Benden sonra seni sevenler
Senin yokluğuna susamasınlar diye...

Rıdvan Cankiç

Devamını Oku
Rıdvan Cankiç

Isınmak ellerimi sobanın üzerine yaklaştırdığım o günler,
O çocuk günler,
O çocuk yıllar.
Tek sıkıntım sabaya odun, kömür taşımak olan o günler.
Haberiniz olsun
Sizi çok özlüyorum.

Devamını Oku
Rıdvan Cankiç

Su

Ne onsuz olabiliriz, ne de görüntüsü olmadan yaşayabiliriz.
Bazen sadece huzur bulmak için seyrederiz.
Bazen de buz gibi boğazımızdan içeriye göndeririz.
Bazen onu soğuk küplere çeviririz dolaplarda.

Devamını Oku