Sana yazılmış bir kaderim var
Bir türlü kurtulamadığım.
Sana yazılmış rüyalarım var.
Her gece üst üste gördüğüm.
Sana yazılmış ihtirasım var
Depreme dayanıklı bir kalbim var sanıyordum...
Sen gidince test etmiş oldum.
Meğerse hiç de sağlam değilmiş...
Rıdvan Cankiç
Sana sarılmayı o kadar çok seviyorum ki.
Çünkü o sırada sol yanımda kıpırdanmalar oluyor.
Nefesim kesildiği için
Kelimler ağzımdan bir türlü dışarıya çıkmıyor.
Hapisteki mahkûmlar gibi
Dudaklarımın arkasında duruyor.
Öpücükler mi daha iyi hissettirir
Yoksa sarılmak mı?
Öpüşmek sadece dudaklarda kalır.
Ama sarılmanın sıcaklığı ve duygusu
Bütün vücutta kalır ve her zaman hatırlanır.
Taaaaaa uzaklarda olsanız bile…
Sen bana bir kere hayatım de.
Ben nasıl hayat nasıl bir şeymiş öğreneyim.
Sen bana bir kere nefesimsin de.
Ben nefesin anlamını öğreneyim.
Sen bana bir kere gülümse...
Ben bu gülümsemeyi rüayalarıma taşıyayım.
O kadar güzel yazmıştın ki,
Ben de keyifle okudum,
Aşk ile okudum.
Heyecanla okudum,
Kısa olduğunu fark etmedim bile.
Senin olmadığın nikâhta,
Memur da olmaz ki,
Bana o soruyu soracak.
Hem şahit de bulamam ki,
Sen yanımda olmayınca,
Sen duvakların içinde olmayınca
İnsanlar bir okyanus gibidir.
Bazı suları sığ,
Bazı suları dalgalı,
Bazıları derin,
Bazıları çamurlu,
Bazıları masmavi,
Eskiler bilir
Bazı eski şeylerin ne kadar güzel olduğunu.
Bizim sevgimiz için ileride,
"Nasıl da sevmişlerdi birbirlerini"
Diyen olacak mı acaba?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!