Gözbebeklerinden içeri
Bir ben korkusu düşüyor alya
Benliğinden tutunamayan zavallı bir ben korkusu
....
Düşerken huzurun bütün harflerini arafta bırakıyorum
...
Ne uzun sürmüş bir akşam
Ne sancısı geldiği vakit gün doğmasın
Sabah olmasın
Ne de kanatsız bir uçurum çiçeği açmasıın
Her seferinde şapkası düşecek kara gözlü kardan adamın
Kütleler göz göze gelip aşkla terlediği vakit
...
Şehirler
Yarın sunağı haram şehirler
Nice üryandır nice medet umdurur dünden
Simsiyah dumanlar yükselir
şehirler
yarın sunağı haram şehirler
!
nicesi üryandır nicesi medet umar dünden
simsiyah dumanlar yükselir
ufukta bembeyaz bir hayâlden
uykusu mıhlanmış deli gibiydiniz bu aralar
yakanızda eksik bir gün
en eğreti doğumlara hamile
onca derdini kiraya çıkarmış
bomboş bir şehrin hüznü yüzünüzde
sanki yuhalanmış bir suçlu gibi
Alevi fakir bir mum ışığının kenarında mecâzen yaşadık
En iri yalnızlık dediler adına
Neresinden ilişirsen iliş
Yine ayazıma çarpacaksın dedi hayat
yüzünde hayat belirtisi olmayan
harpten çıkmış esrik bir portreyim
ve bir kısık mevsim
Sazendenin
Tele rastgele vurduğu yerden incinir dünya
Yanlış çaldıkça kırılır saadet dedenin bel kemiği
Kırıldıkça mahreç yolu ziyândır doğrunun
yaşamak kontra
yaşamak ..
hak edilmiş bir günah kadar kara
ve biz hiçbir zaman
yedi oktav hu çeken bir derviş gibi
omuzlarıma yığıldı dünya
belli ki yeni bir tufana
mührünü çakacak sular
Son derece etkileyici söylemleri vurucu sözleriyle üst düzey şiirleri olan değerli Şairi tanımış olmaktan dolayı bahtiyarım...
Şairin şiirleri kadar, şiirlere yaptığı yorumlar da takdire şayan,
Gönül kaleminize saygımla..