Hissemi, almışım ben,
Her acıdan bir parça.
Bunca yıldır çektiğim,
Istırap yeter bana,
Allah'ım beni kurtar,
Gönlüme gelsin bahar.
Aymazlık, ihanet kol gezer oldu,
Gönlüm hüzün dağı, gözüm yaş dolu.
Yalancı yıldızlar yandı, kayboldu,
Gönlüm hüzün dağı, gözüm yaş dolu.
Sensizlik odamda yüzsüzleşiyor,
Gönlüm karışıyor sen olmayınca.
Kainat büsbütün öksüzleşiyor,
Gönlüm karışıyor sen olmayınca...
Adın aklımdan geçse kanım kaynıyor kanım,
Gönlümün prensesi, benim canımsın canım.
Sen yakın ol, uzak ol; bende yerin sol yanım,
Gönlümün prensesi, benim canımsın canım.
Yokluğun büyük hüzün tadım tuzum kaçıyor,
Gurbetten gurbete savruluyorum,
Yürek yangınımı söndüremedim.
Hep hasret narında kavruluyorum,
Yolumu sılama döndüremedim.
Gece kâbusların düşer peşine,
Korkudan sararır, solarsın gönül.
Kör şafakta uyku girer düşüne,
İkindiye doğru dalarsın gönül...
Kararsızlıkların, karanlığında,
Sevginin güneşi doğduğu anda,
İnsanlar cenneti bulur, dünyada,
Gönül defterine yaz, silimmesin.
Dallarından kopmuş yapraklar gibi,
Gönülden düşenler savrulur gider.
Suya hasret yanmış topraklar gibi,
Her gidenle kalbler kavrulur gider.
İçim de bir, dışım da bir,
Gönül dilim sevgi benim.
Nedir bilmem haset, kibir,
Gönül dilim sevgi benim…
Yalan zırhına bürünmem,
Makam, mevki geçicidir,
Gönüllere girmeye bak.
Kim ekmişse biçicidir,
Alma ama vermeye bak.
Merhaba Özcan abi. :) kaleminize hayran kaldığımı belirtmek isterim. Kendinizi tanıttığınız bölümdeki yazıyı da ayrıca çok beğendim.