Senin parlayan pabuçların var sevgili
Benimse o pabuçlara değil gözlerine bakan gözlerim
Uzanıp tutuversem saçlarından çeksem seni belinden
Aşkıda inkar etsen
Benim kendimi kandıracak sözlerim yok sevgilim
Sen takılıp duygu iklimlerine karışsanda sarhoşçasına
Aşkta ölümün değeri yoktur sevgili
Hummalı hastalıkların hiçbir değeri yoktur
Acının değeri...
Şüphelerle ve korkuyla yaşamanın
Ne demek olduğunu bilmez aşk
Gelenin gidenin gönlünü hoş etmekten başka
Vedalaşalım
Tüm nehirler aksın aramızdaki
Tüm engeller kalksın
İşlesin tüm prosedürler
Ne olacaksa olsun
Dağlar yıkılsın isterse üzerimize
Öyle bir zamanda geldim ki dünyaya
Dünya kan dünya revan..
Bırakıp gitmişler dostlar
Ben olmuşum ıssız bir liman..
Batakhaneler fuhuş pazarlıkları
İtilmiş kakılmış insanlar
Çağlar aşan halk türküleriyle
Ülkemi düşlerim en taze sevinçlerle
Bir kuş çırpınır yüreğimde
Konar ucuna yolumun
Bir çiçek açar
Binbir renkte
İnsanları ayırmak yanlıştır
Kitaplarınızı ayırabilirsiniz örneğin
Güzel ve çirkin diye
Ayakkabılarınızıda..
Çantanızıda..Çorabınızıda..
Bunca bölünmüşlük
Benim izimde iz yoktu
Sizler durup öylece izlerken aşka çıkan yolları
Gölgemde hiçbir gölge yoktu
Bir nehir gibi akıp
Uyuşukluğunuza
Taze bir nefesti tükenen ömrüm
Düşünün ki hep beraber yürüyoruz cennete
Özgürlük ve kardeşlik türküleri söyleyerek
Ön yargılarımız ve cahilliğimiz ölmüş gerilerde
Sıyrılmışız tekelcilikten paylaşıp insanlığımızı
Açgözlülük ve hırsızlık yok olmuş
Saygı duymuşuz bizden farklı düşünenlere
Eski eski eski...Nedir bu eski sevdası...Eskiye özlem...Nedeni...Sonucu...
Aziz Nesin'in bir fıkrasında dediği gibi bizim zamanımızda diye başlar eski günler...Nedir peki eskiyi bu kadar önemli ve kutsal kılan?
İnsanlar tarihte ilkçağlardan beri tecrübeden kaynaklanan güvenle eski olana sahip çıkmış,pek sorgulama gereği duymamış,saygı duymuş ve atalarından kalan eski ne varsa minnet duymuştur.İnsanlar eski ritüellerden, tabulardan bir türlü kopamamış ve kopmaktan,karşı gelmekten korkmuşlardır.Eskiye olan bu aşırı bağlılık,yeniliklerin ve ilerlemeninde yadırganmasına neden olmuştur.İnsanlar eskiye sahip çıkmak adına kültürel ilerlemenin ve toplumsal gelişmenin bir bakıma durmasına ve gerilemesine neden olmuşlardır.Halbuki yeni olan bir buluş dahi gün geçtikçe eskimekte ve kültür mirasına katılmaktadır.Bu durumda eskide aşırı ısrarcı olmak bilinçsiz, dengesiz,bunalımlı ve yenilikler karşısında kendisiyle çelişen bir yapıyı ortaya çıkarmaktadır.Eskiye sahip çıkmak adına eskiyi yenileştirmeye çalışmak yeni gibi göstermekte bu kısır döngünün bir parçası,maskeli bir aldatmacası olmaktan ileri gidememektedir.
Eskiyi savunmak sahip çıkmak demek,kültüre ve değerlere sahip çıkmak gibi algılanır olmuştur.Halbuki insanlığın kültür mirası belirli bir zümrenin tekelinde değildir ve herkesin insan olduğunu bir onuru bulunduğunu unutmamak gerekir.Katı ve ısrarcı bir eski hayranlığı tam tersine kültürde ilerlemenin önünde en büyük engellerden birini oluşturmaktadır.Fakat şunu da belirtmek gerekir ki yenilik adına saçmalamanında bu denli büyük engellerden biri olduğu unutulmamalıdır.Özellikle toplumda bu eskici anlayış yüzünden kültüre yeni aktarımlar kazandırmak zorlaşmaktadır.Bu nedenle kültürel miras gün geçtikçe eskiyip,silinmekte hatta yozlaşmaktadır.Kültüre sahip çıkmak boş bir övünçle, ve inatla değil; ancak yeni ufuklar.çığırlar açarak,eskiyi rahat bırakıp onu layık olduğu tahta oturtarak,onun daha iyisini,daha ilerisini bularak daha ileriye götürmekle mümkündür.
Yeni fikirlere ve yeni yapılanmalara her zaman hoşgörü,anlayış ve sabır göstermeliyiz ki kültürümüz ilerlesin,gelişsin ve içinde bulunduğu buhrandan bir çıkış yolu bulabilsin.İlle de eski diye tutturmak; ille de geriye gidelim demek olur ki bu da bile bile yok olmanın bir biçimidir.
Anlatamam sonsuzluğu
Kuşlara ağaçlara ve sana
Yaşarım kendimi nasıl olsa
Uyurken tatlı bir uykuda
Dualarım hep sana
İncinirim aşktan
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!