Şehrin uzak mahallesinde, Martılardan önce çocuklar koşdu çöplüğe
Ah çocuklar mavi yüreklerinden vurulan çocuklar, rızık toplamaya koyuldular çöplük tarlasında!
Ramazan bir poşet ekmek buldu! Gözlerinde sevinçlerle sesine taşınan heyecan birlik oldu bir çığlık koptu tarlada Martılar korktu. "arkadaşlar ekmek buldum küflü taraflarını koparırsak işte size taptaze çıtır çıtır fırından yeni çıkmış gibi ekmek." Ve arkadaşları, başları eğik, bakışları donuk, suskun dilleriyle onay verdiler..
Hep birlikte tarladan çıkıp,
Kalabalığa Karışarak kayboldular hayatın adaletsiz yollarında..
Üzgünüm çocuklar üzgün olmanın yetersiz olduğunu bile bile üzgünüm.
Aslında çok değildi insanın insandan beklediği! anlaşılmaktan ibaretti, Olmadı...
Aslında çok değildi insanın hayattan beklediği!
Mutluluktan ibaretti,
Olmadı...
Gri bir hüzün düşüyor akşamın kızıl percemine
Saatin kalp atışları, nabzımın ellerinden tutup
Zamansızlığa taşıyor, tüm cümlelerimi..
Dilsiz sözsuz kalıyorum avaz lar içinde
Geceye taşıyorum akşamdan kalma özlemlerimi
Yolsuz ayaksız kalıyorum vuslat lar içinde
Melekler şehri
Bu akşam üstü;
Güneş eteklerini toplayıp gitmeye yeltenirken,
Yusuf 'un gözyaşları
Ruhum ruhuna yolculuk yapardı bazen
Dolaşırdı karanfil kokan sokaklarını
Kurabiye kokusu ve kareli battaniye keyfinde
begonvil ıtırı sarmalında balkonumun rüzgarına asarken umutlarımı şakaklarıma kar yagmış buldum kendimi
Üşüdüm teuta hiç üşümediğim gibi
Söyle bu neyin laneti?
Sevdiğim vardı benim ve sevenim
Adını Yazdım – İstanbul’un Arka Sokaklarına
Adını yazdım
İstanbul’un arka sokaklarına
Issız bir duvarın tam ortasına
Bir çocuk gülüşü gibi
Ağıt
Göğsümde Uyuyan Veda
Senden geriye kalan en sessiz şiir olsun diye kalpten geceye dokunan bir ağıt.
Göğsümde uyuyan veda,
Ahh makamı
Gözlerimdeki hüznü herkes sevdadan bilir
Bilmezler ki, Bu kadar hüzün
Aht-i aşk
Yüreğimde binlerce el var hepsi sana uzanıyor!
Ve binlerce ayak, hepsi sana koşuyor!
Kaç gözüm var bilmiyorum
Hepsi sana bakıyor!
Dünyada bir tane Hayat Hanım olsaydı kahrı çekilirdi Nimet Hanım ,o kadar çekilmez hayat hanımlar var ki!
"Nedir şu hayattaki en büyük kazanım?" sorusunun benim için cevabı hep aynı olmuştur. Dost. Evet hayata olabilecek en büyük kazanım dosttur efendim. Canının yanına candaş olacak bir dost, ki böylesinin değeri bin ömre bedeldir. O dost ki haldaşındır, sırdaşındır, ruhunun ve dimağının doygunluğudur, ...