Kaçırma güzelim o gözlerini,
Dostça bakıp bakıp süz nazlı nazlı.
Hüzün yağmurunun sil izlerini,
Gülümsesin şöyle göz nazlı nazlı.
Söz başka nazlansın, dillerin başka,
Kılavuzu karga olanlara...
Sana yol gösterenler kimdir biliyor musun?
Geçmişlerine dönük bilgi alıyor musun?
Verdikleri akılla yönü buluyor musun?
Bataklığa girmişsen onlara güven olmaz,
Velev ki saltanat tahtına çıktın,
Adaletin yoksa düşersin birgün.
Eğer ki hakları vermedin yaktın,
Yaktığın ateşte pişersin birgün.
Ben oldum diyerek şımarır isen,
Olana, olacağa birlikte onay verdik,
Kırılıp, dökülmeye ya sen razı ya da ben.
Milli irademizi fifti fifti gösterdik,
Eğilip, bükülmeye ya sen razı ya da ben.
İşsizlik dert değilmiş, bunu kabul ettik biz,
Gözlerin dost gibi, gönlün dost gibi,
Yıllar yılı aradığım sen misin?
Elleri elimde düşler boyunca,
Saçlarını taradığım sen misin?
Bakışını içe içe kandığım,
Bir liderin soyadıysa İnönü,
Saldırırken biraz düşünmek gerek.
Makûs talih yenmiş, geçilmez önü,
Saldırırken biraz düşünmek gerek.
Bayrağa kanını bulaştıran o,
Oğluyla yaşıyor asker anası,
Her gece Mehmet’i düşünde görür.
Evlat sevgisidir sevginin hası,
Onu bir taç gibi başında görür.
Haber yoksa küser güne, haftaya,
Gündemi sarıyor saçmalık her gün,
Zırvada kendini aşanlar gülünç.
Yalanlar baş tacı, gerçekler sürgün,
Doğrunun peşinden koşanlar gülünç.
Demokrat, işçiden hakkı sakınır,
Dinci rüzgarlarla hava değişti,
Soygun trenini itenler makbul.
Çiğler önderleşti, cahiller şişti,
Meydanda palavra atanlar makbul.
Baktagör kim kime oluyor kefil,
Mahkeme kararını yok hükmünde sayarsan,
Öğrendiğin hukuka ...... kızamazsın.
Tarafsız olacakken siyasete kayarsan,
Sözü kifayetinden açana kızamazsın.
Kifayetsiz muhteris canı sıkar elbette,
Anadolu'nun ova köylerinde sobalarda, tandırlarda çoğunlukla kesmik (saman) yakılır. Toprak damlı evlerin bacalarından yükselen dumanların görünüşü ve kokusu, köylerimizin yaşayan yönünü uzaklardan duyumsamamızı sağlayan işaret fişekleri gibidir.
Anadolu'da bir izdir, bir sıcaklıktır saman dum ...