***** RUBAİYAT ***** Tarikat Keşişleri, Hak-hukuk bilmezler Bunca Şer Melanetten, Hiç ibret almazlar Hak-hakikat bilmeyen, aymaz-yobazlara Bizim Şimal-i Şark'ta, Nas diye görmezler... -----OZAN ÇAKIROĞLU------
*** GÜLERMİSİN AĞLARMISIN *** --Son zamanlar da, görünmez bir kudret, Türk Ulusal Toplumunu, özellikle genç neslimizi müspet Fen-Bilimden ve muasır medeniyetten uzaklaşması için elinden geleni yapıyorlar. --Bir taraftan reklam ve moda sektörünü Memleket sathına yayıyor. Tekelci Burjuvazi türlü oyunlarla ve son teknolojiyle gençlerimizi özünden ve Türk Ulusal kültürümüzden koparıp Batı kültürünü empoze etmektedir. --Diğer taraftan Tarikatlar vasıtasıyla, mezhepleri Gerçek İslami kurallardan koparıp, türlü gölgelasyon altında DİNİ bir Zülfikâr olarak kullanıyorlar. Bazı Vakıflar ve dershaneler ara- cılığıyla, gençlerimize oldukça batıl ve hürafi eğitimler verilmektedir. --Bazı sitelerde, Erkek ve Kız çocukların Dünya'ya gelmesini ilahi bir döngü olduğunu ve Fıtrat-ı kadere bağlıyorlar. Afatı Tufanı, Deprem-zelzeleyi ve her türlü Melaneti Kadere bağlayıp hatim indirdikleri gibi. --Bakınız Beşer Kardeşim. Erkekte (Eril) X ve Y Kromozonu var. Kadında (Dişil) sadece X Kromozonu var. Eğer ki, X=Y Kromozonu çiftleşirse Çocuk Erkek olur. X=X Kromozonu çiftleşirse Çocuk Kız olur. Bunun aksi cehalettir, garabettir ve hilafettir...VESSELAM.
Din ile Mezhebin, Kolu ayrıldı Kardeşle-kardeşin, yolu ayrıldı Lehçeler bozuldu, Dili ayrıldı Alfabe kenardan, bakar da gider, Beynimde Şimşekler çakar da gider... ----OZAN ÇAKIROĞLU----
** Örnek aldığın Şahşiyetin, namına, şöhretine, Siyasi ve Felsefi görüşüne aldanma. Dini-mezhebine ve Namaz-niyazına bakma. Aklına, Fikrine, zikrine doğru ve dürüstlüğüne, hayır ve hasenatına bak... -----OZAN ÇAKIROĞLU------
***** RUBAİYAT ***** Ay Yıldızlı Baraktır, Hürriyet Tacımız Uğruna Şehit oldu, Kahraman gencimiz Kurdu Cumhuriyeti, Payidar eyledi Gönüller de yaşıyor, En büyük Atamız... -----OZAN ÇAKIROĞLU------
**Bazen olumsuz olarak gördüğümüz olay ve gelişmeler, insana Rahmani bir çağrıdır. Aslin da bizleri iyiliğe, hayır ve hasenata yönlendirir.. Kötülükten sakınmayı, arınmayı ve merhameti fısıldar. Müspet düşünmeyi, sabrı, sevgi ve barışı öğütler... -----OZAN ÇAKIROĞLU-----
**GÜLERMİSİN AĞLARMISI** Demokrasi azloldu, Hilafa sapıldı Riyasetin Tahtına, Saraylar yapıldı Medeniyet felç oldu. kalmadı adalet Ağyarın Dolarına, Hak diye tapıldı... -----OZAN ÇAKIROĞLU-----
*** EYY BEŞER KARDEŞİM.*** Sayfana girmeyeceğim, Dün pervazsızca yazdığın bühtani deyimlerini silince, ben de yazdıklarımı kaldırdım. Önceden şöyle demiştin, **Öldüren de odur, dirilten odur** Bu doğru ve kabul edilebilir bir kavram değildir. Yüce Allah Yaratığı kullarını çoluk-çocuk demeden Gazze'de ve benzeri Şavaşlar da toplu kıyımlar asla ve kat-a yapmaz. Bu şirk'ten başka bir şey değildir. ---Gelelim bu güne. Ulusal Devletçilik ve ya çok ulusçuluk fasa-fisodur diye beyanda bulun- muşsun. Vahiy'den başkası yalandır, boştur ve tufandır demişsin.. ---Şimdi gayet samimice soruyorum? Yüce Yaradan istese bütün Dünya'yı İslami hukukla yönetilir hale getiremiz mi? Yalancı Fetbazlar ve sahte Dinbazlar, bütün Dünya'da meydana gelen bunca melanetleri, Savaşları, Afatlar, Tufanlar, Depremler ve zelzeleleri Fıtrat-ı Kadere bağlıyorlar. Güney Anadolu Depremine de aynı Fetvayı vermişlerdi. Bir de hatim indirmişlerdir. Bana göre Kuran bütün melanetleri reddeder. Ve Devran-i Alemi Din, ırk ve Devlet ayırmadan iyiye, güzele, doğruya, Hakka-hukuka, Barış ve suhulete davet eder. ---Televizyon Ekranların da ring atan, ve Din-mezhep bilgisini ranta çeviren 8-10 tane ilahiyatçı var. Hiç bir konuda hem fikir olamıyorlar. Her biri ayrı-ayrı Fetva veriyorlar. Kuran bütün islam aleminin müşterek Anayasasıdır. Ayrı-gayrı olmaz. Kuran, ben, sen bizler-sizler ayrımı yapmaz. Bütün ayrışmaları reddeder... ---Takva, bir siyasi olgu değildir. Bir kurum ve kuruluş değildir. Takva hadisi şerifin ve sünneti seniyyenin bütünüdür...VESSELAM.
********ESSELAMÜN ALEYKÜM BEŞER ALEMİ******* ------ANADOLU KÜLRÜREL DEĞERLERİMİZ YOK OLMAYA DEVAM EDİYOR------ ----Anadolumuzun Tarihsel köklü medeniyeti, 1980 ler den sonra hızla dejenerasyona uğradı. Özellikle Tekelci burjuvazinin Moda ve Filim sektörünü Ülke Sathına hızla yayıl- masıyla genç nesilde kafaların karışmasına neden oldu. Televizyonlar da güzellik yarış- malarının düzenlenmesi ve akabinde moda çılgınlığı Ar-edep, şeref-haysiyet ve bütün ahlak-i değerleri rafa kaldırıldı. ----Anadolu örfü kültürel değerleri bir- bir çökmeye başladı. ilk önce moda rezaletine yenik düştü. Gençlerimiz Maşrikten Mağribe doğru şuursuzca akın etmeye başladı. Ayrıca yanlış Siyasal politikalar sonucunda doğudan-Batıya doğru adeta kavimler göç kervanı katarları oluştu. Köy nüfusunun Şehirlere taşınma sonucunda Anadolu tarihsel köklü kültürümüz oldukça derin yaralar almıştır. Gençlerimiz Metropol Şehirlerde bir sokak kültürüyle yetiş- meye başlamıştır. Bu durum Baba ile oğul--Ana ile Kızı arasında mesafeler oluşturmuştur. Tekelci Burjuvazi bu çarpıklığın adını Kuşak farkı koymuştur??? -----Artık yeni neslimiz Moda ve Filim sektörüne tamamen kayıtsız-şartsız teslim olmuştur. Genç Kızlarımız, Mürşid-i Arif Kadınlara değil, Banu Alkan, Hülya Avşar ve Sibel Canlara özenir olmuştur. Genç Erkeklerimiz Kadir İnanır, Tarık Akan, Yılmaz Güneylere özenir olmuşlardır. Ekranlarda, ben Dünyanın en Gozal ve en Se..si kadınıyam çığırtkanlığı bir virüs gibi yayılmaya başlamıştır. Sokak jargonu Meclis-i Ayan'a kadar ulaşır olmuştur... -----Hepsinden vahimi, Tevhid-i Tedrisat'ın rayından çıkmasıyla başlamıştır. Okullarda Kılık-Kıyafetin serbestliği eğitim ve öğretimde kuralsız ve mizansız neslin türemesine yol açmıştır. Anadolu Aile birliği kökünden sarsmıştır. Anadolu kültürel değerlerinden uzaklaşan yeni neslimiz şiddete meyilli kin, kibir ve nefret salgılar hale gelmiştir. Ve her gün bu olumsuz ve umutsuz gelişmeler hızlanarak artmaktadır. -----Mustafa Kemal Atatürk'ün çıkarmış olduğu TÜRK Medeni kanunu dumura uğradı. İlkelerinden bazıları pasifize edildi. Andımız kaldırıldı. San ki görünmez bir güç adeta Kutlu Cumhuriyetimizle dalga geçiyor. VE-VE-VE Zee kuşağı da kulaklarına küpe takıp, baldır-buduna dövmeler yaptırıp, bar-pavyon geziniyor...Yaradan Ulusal Devletimize zeval vermesin......VESSELAM. -----BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN------
Bu Dünya Fitne-fesat arsızındır Cehennem aymaz-yobaz hırsızındır Cennet'e kimler gider bilmem amma Nerde bir güzel varsa nursuzundur... -----OZAN ÇAKIROĞLU------
**EYY NURSUZ DİNLE SÖZÜMÜ** Her zaman Mustafa Kemal'in devrine çatma Haddini bil Hür Cumhuriyete çamur atma Ya-hu sana ne, El alemin, Mezhep-dininden Toplumu ayrıştırıp, kin-kibir nefret ekme... -----OZAN ÇAKIROĞLU------
***** EYY BEŞER ALEMİ***** -- Bu gün erkenden Siteleri gezindim. Kayda değer yazılmış hiç bir değer göremedim. Ancak bazı siteler adeta Cami hutbelerine dönüşmüş. -- Mevcudiyetin biri şöyle yazmış: KADINLAR Heriflere emanettir??? -- Aslın da bu sualin muhatabı ben değilim. O, bilgelik taslayan, kendilerini modern çağın dinamiği sayan, ağyar kültürünü kendi kültürüne gölge eyleyen ve Karga'dan başka Kuş kendisinden başka baş tanımayanlardır. -- Ben Cumhuriyetin cümle değerlerini benimseyen ve Türk medeni kanununa kayıtsız şartsız itaat eden bir Vatandaşım. Ve medeniyetin İslam'ın en önemli, şartlarından biri olduğuna inananlardanım. Müspet Fen-Bilime gönül verenlerdenim. -- Gelelim Kadının Heriflere emanet meselesine. Bu tamamen hilafet aşıklarının uydur- duğu safsatalıktan başka bir şey değildir. Böyle bir yaptırım, Ne Kuran da vardır, ne de bir hadiste vardır. Bu Tarikatların Kadına hükmetmek için ve üç-beş kuma ile evlenmek için vermiş oldukları fetvadan ibarettir... -- Yüce Dinimiz islam'a göre, insan mükerrem bir varlıktır. Dolayısıyla Kadın ve Erkek ara- sında yaradılış gayesi ve var oluş değeri toplumsal sorumluluk açısından hiç bir fark yoktur. Hz. Muhammed Kadınları pırlantaya ve en değerli mücevhere benzetmiştir. Ve dönmüş o mendebur ve despot Erkeklere demiştir ki, Her zaman ve her yerde Kadınların haklarını iffet ve namuslarını Allah adına koruyunuz. -- KADINLAR İnsanlık Tarihinin yılmak ve yorulmak bilmeyen, gerçek emekçilerdir. He zaman ve her çağda karşılıksız şefkat ve sevgisiyle, sabrı ve merhametiyle dokunduğu hayatlara şekil veren en değerli varlıklardır. Bunun aksi cehalettir, garabettir, delalettir ve hilafettir. -- Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk Türk Medeni yasasıyla kadınların önünü açmıştır. Kadınları Ulusal Devlet'in kurumsal yapısının her alanında söz sahibi yapmıştır. Öğretmen, Kaymakam, Vali, Mebus ve Başbakan olmuşlardır. -- Eyy Orta Çağ karanlık çamurunda cebelleşen CEHALET şöyle bir silkelen de kendine gel. Kadınlar çocuklarını beslerken ve yetiştirirken Kız-erkek ayrımı yapmıyor da, peki densiz-fikirsiz mendebur sen ne hakla böyle bir ayrımcılık yapıyorsun...VESSELAM. ------BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN-------
***** RUBAİYAT ***** Kırk altı kromozom dan vuccut bulmuşam Bu Dünya'ya gelince, ahu zar olmuşam Ecel Kuşu gelip te, adresim sormadan Bu devran-i alemde, taruman olmuşam... ------OZAN ÇAKIROĞLU------
*** ESSELAMÜN ALEYKÜM BEŞER ALEMİ *** --Toplumsal ve kominal yaşam deviniminde, yazar ve şairlerin eylemsel tavrı oldukça önem arz etmektedir. Şiir ve makalesiyle, Türküsü, Şarkısı Destanıyla, özü-sözü, giyim kuşam ve duruşuyla özellikle yeni neslimize irşat olmalıdır. --Ehli yetkin Şair ve yazarlar, ruhsatsız, kuralsız ve ölçüsüz tavır ve davranışlardan hep uzak durmalıdır. Sosyal ve kültürel alanlarda sevgi, barış ve hasenat figürü olmalıdır. Kaos-kargaşa ve kavgadan uzak durmalıdır. Dini-mezhebi asla ve kat-a Şiirlerine alet etmemelidir. Yalan, Riya ve entrikadan uzak, Hayır-hasenata yakın olmalıdırlar. Şiir ve makalelerinde yobaza, aymaza, cambaza, gambaza ve yalancı Fetbaza methiyeler dizmemeli ve şiddetle eleştirmelidir. --Şair ve yazarlar her zaman ve her yerde doğrunun, dürüstün, iyi ve güzelin yanında yer almalıdır. Atatürk ilke ve inkılaplarından asla taviz vermemeli ve Hür Cumhuriyete sahip çıkmalıdırlar. Muasır medeniyetten yana tavır koymalıdırlar. --Aman sendecilik, neyime lazımcılık, bana necilik ve vurdum duymazcılık gibi şuursuz ve ilkesiz tavır ve davranışlardan şiddetle kaçınmalıdır. Her zaman ve her yerde onurlu gururlu, ilkeli ve omurgalı olmalıdırlar...VESSELAM. --BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN--
Haktan başkasından almayız ferman Hayır-hasenatla, Eyleriz harman Bilimdir Mürşidin, Zikrine derman Geçilmez Dağları, aşar da gider. Gün gelir Uzaya, koşar da gider... ----OZAN ÇAKIROĞLU----
***** RUBAİYAT ***** Sosyal Realist ayrılmaz, yoldan Erkândan Hak için emir almaz. Bey, Paşa Hünkârdan Ülküsü Cumhuriyet, Sevgisi Vatandır Hayır-hasenatı çoktur, Şerri Furkandan... -----OZAN ÇAKIROĞLU-----
***** RUBAİYAT ***** Mustafa Kemal'lerdir, Ezel Mürşidimiz Al Bayrağa renk verdi, Yiğit Şehitlerimiz Yurduma göz dikenin, sonu hüsran olur Özgürlük için yanar, Bizim irşadımız... ------OZAN ÇAKIROĞLU ------
**** TARİHSEL DEVİNİM DE İLK AŞK ŞİİRİ:**** M.Ö, 2037 de Irak'ın Güneydoğu kesiminde yer alan NİPPUR Antik Kentin de Toprak-çakıl karışımı bir tablete Çivi yazısıyla, bir nişanlı Kız tarafından Damada yazıldığı rivayettir. ---ŞİİR'İN BİR BÖLÜMÜ --- Ana-Atamın Damadı, Yüreğimin Fırtınası Nippur'un Yiğidi, Ruhumun Şahikası Gönlümün Aslanı, Kalbimin kıymetlisi, Yiğitliğin, mertliğin, ocak-otağımıza kudrettir, Güzelliğim Bal-şerbet, sevgim sana hürmettir. . Vuslatın Şafağına kadar, sar beni-sarmala beni Al güçlü kollarına, okşa beni-sev beni Bir Kutlu Torak gibi yoğur beni, yor beni Ilgıt-ılgıt esen Seher yelinde, Vuslatımız çağlasın, Yüreğimiz kaynasın... . Şiirin, diğer bölümlerini müstehçen olduğu için yazmadım... . Bu duygusal şehvetle yazılmış ŞİİR'e benim yorumum. Eğer ki Milattan önce Gök'ten İsmail'e uçarak inen Koç kıstassı ne kadar doğruysa, Bu Gelin Kızın Damada yazdığı Şiir de o kadar doğrudur...VESSELAM. ---- OZAN ÇAKIROĞLU -----
***** EYY CEMAATİ MÜSLİMİN ***** --1991 de Sovyetler birliğin dağılması ve Rusya'nın Kapitalist bir Rejime geçmesiyle, Şeriat ve Hilafet Devlet sistemi de ömrünü tamamlamıştır. Artık bundan böyle Din Devletlerin yeniden şekillenmesi ve ya Mevcut Devletlerin Din ve mezheplere dayalı yönetim tarzı geliştirmesi mümkün değildir. Global Sekülerizm çığ gibi yayılması ve Emperyal güçlerin kaos, kargaşa ve Savaşa dayalı politika gütmesi Yeniden Din Devletlerin kurul- masına izin vermez. ---Mevcut Orta Doğu Devlet'leri yeni Dünya sistemiyle hem-hal olamıyorlar. Siyasal, sosyal, kültürel ve özelikle bilimsel faktör ve olgulardan oldukça yavan ve yetersiz. Çağa uygun teknoloji üretemiyorlar. Müspet Fen-Bilimle değil, orta çağ geleneğiyle cebelleşiyorlar. Bu ve benzeri durumlar İslam Devletlerini fetrete mahküm etmektedir...VESSELAM... ------OZAN ÇAKIROĞLU------
-- Ulusal bir Milletin çağdaş uygarlık ve barış içerisinde yaşayabilmesi için Bilimsel eğitim ve öğretim seviyesinin yüksek ve Anayasal haklarının eşit ve adil olarak korunmasıyla mümkündür.... ----OZAN ÇAKIROĞLU-----
---Muasır medeniyeti yakalamayan Milletler, yabancı kültürün ayakları altında cebelleşmeye mahkum olurlar..... ---Ulusal ahlaki olmayan bir Milletin, Barış ve suhulet içinde yaşaması düşünülemez... ------OZAN ÇAKIROĞLU------
***** RUBAİYAT *****
Tarikat Keşişleri, Hak-Hukuk bilmezler
Bunca Şer melanetten, hiç ibret almazlar
Hak-Hakikat bilmeyen, Aymaz yobazlara
Bizim Şimal-i Şark'ta, Kız-kızan vermezler...
------OZAN ÇAKIROĞLU------
***** NURSUZ YOBAZLAR *****
İmansız Tarikatlar, Hak yolundan saptılar
Para- Mülk-Saraylara, İlah diye taptılar
Meclis-i Ayan'a top-tüfenk-bomba attılar
Sivas'ta Tekbirlerle, insan yaktı yobazlar
Seyredip bir kenardan, alkış tuttu yobazlar...
-----OZAN ÇAKIROĞLU------
***** RUBAİYAT *****
Tarikat Keşişleri, Hak-hukuk bilmezler
Bunca Şer Melanetten, Hiç ibret almazlar
Hak-hakikat bilmeyen, aymaz-yobazlara
Bizim Şimal-i Şark'ta, Nas diye görmezler...
-----OZAN ÇAKIROĞLU------
**Cehalete kin-kibir-nefret eklenince, kaos-kargaşa kaçınılmazdır.
**Nefisler terbiye edilmedikçe, onur-gurur-şeref haysiyet taşınılmazdır.
**Memlekette Hilafet Rüzgârı estikçe, hür medeniyet düşünülmezdir.
**Tevhid-i Tedrisat müspet Fen-Bilimden uzaklaştıkça, engeller aşılınmazdır...
-------OZAN ÇAKIROĞLU------
*** GÜLERMİSİN AĞLARMISIN ***
--Son zamanlar da, görünmez bir kudret, Türk Ulusal Toplumunu, özellikle genç neslimizi
müspet Fen-Bilimden ve muasır medeniyetten uzaklaşması için elinden geleni yapıyorlar.
--Bir taraftan reklam ve moda sektörünü Memleket sathına yayıyor. Tekelci Burjuvazi türlü
oyunlarla ve son teknolojiyle gençlerimizi özünden ve Türk Ulusal kültürümüzden koparıp
Batı kültürünü empoze etmektedir.
--Diğer taraftan Tarikatlar vasıtasıyla, mezhepleri Gerçek İslami kurallardan koparıp, türlü
gölgelasyon altında DİNİ bir Zülfikâr olarak kullanıyorlar. Bazı Vakıflar ve dershaneler ara-
cılığıyla, gençlerimize oldukça batıl ve hürafi eğitimler verilmektedir.
--Bazı sitelerde, Erkek ve Kız çocukların Dünya'ya gelmesini ilahi bir döngü olduğunu ve
Fıtrat-ı kadere bağlıyorlar. Afatı Tufanı, Deprem-zelzeleyi ve her türlü Melaneti Kadere
bağlayıp hatim indirdikleri gibi.
--Bakınız Beşer Kardeşim. Erkekte (Eril) X ve Y Kromozonu var. Kadında (Dişil) sadece
X Kromozonu var. Eğer ki, X=Y Kromozonu çiftleşirse Çocuk Erkek olur. X=X Kromozonu
çiftleşirse Çocuk Kız olur. Bunun aksi cehalettir, garabettir ve hilafettir...VESSELAM.
Din ile Mezhebin, Kolu ayrıldı
Kardeşle-kardeşin, yolu ayrıldı
Lehçeler bozuldu, Dili ayrıldı
Alfabe kenardan, bakar da gider,
Beynimde Şimşekler çakar da gider...
----OZAN ÇAKIROĞLU----
** Örnek aldığın Şahşiyetin, namına, şöhretine, Siyasi ve Felsefi görüşüne
aldanma. Dini-mezhebine ve Namaz-niyazına bakma. Aklına, Fikrine, zikrine
doğru ve dürüstlüğüne, hayır ve hasenatına bak...
-----OZAN ÇAKIROĞLU------
***** RUBAİYAT *****
Ay Yıldızlı Baraktır, Hürriyet Tacımız
Uğruna Şehit oldu, Kahraman gencimiz
Kurdu Cumhuriyeti, Payidar eyledi
Gönüller de yaşıyor, En büyük Atamız...
-----OZAN ÇAKIROĞLU------
**Bazen olumsuz olarak gördüğümüz olay ve gelişmeler, insana Rahmani bir çağrıdır.
Aslin da bizleri iyiliğe, hayır ve hasenata yönlendirir.. Kötülükten sakınmayı, arınmayı
ve merhameti fısıldar. Müspet düşünmeyi, sabrı, sevgi ve barışı öğütler...
-----OZAN ÇAKIROĞLU-----
***** RUBAİYAT *****
Bindik Kibir Atına, Özümüzü Unuttuk
Riyakârlık pik yaptı, yüzümüzü unuttuk
Kürsülerden Din-iman dedik estik gürledik
Geçti seçim pazarı, Sözümüzü unuttuk...
------OZAN ÇAKIROĞLU------
**GÜLERMİSİN AĞLARMISI**
Demokrasi azloldu, Hilafa sapıldı
Riyasetin Tahtına, Saraylar yapıldı
Medeniyet felç oldu. kalmadı adalet
Ağyarın Dolarına, Hak diye tapıldı...
-----OZAN ÇAKIROĞLU-----
**DİNLE BEŞER, DİNLE SÖZÜMÜ**
Ataların bu günleri, kazandı dünden
Nice Yiğitlerimiz, oldular candan
Hür Cumhuriyetimize, nankörlük etme
Özgürlük Bayrağımız, boyandı kandan...
----OZAN ÇAKIROĞLU----
*** EYY BEŞER KARDEŞİM.***
Sayfana girmeyeceğim, Dün pervazsızca yazdığın bühtani deyimlerini silince, ben de
yazdıklarımı kaldırdım.
Önceden şöyle demiştin, **Öldüren de odur, dirilten odur** Bu doğru ve kabul edilebilir
bir kavram değildir. Yüce Allah Yaratığı kullarını çoluk-çocuk demeden Gazze'de ve
benzeri Şavaşlar da toplu kıyımlar asla ve kat-a yapmaz. Bu şirk'ten başka bir şey değildir.
---Gelelim bu güne. Ulusal Devletçilik ve ya çok ulusçuluk fasa-fisodur diye beyanda bulun-
muşsun. Vahiy'den başkası yalandır, boştur ve tufandır demişsin..
---Şimdi gayet samimice soruyorum? Yüce Yaradan istese bütün Dünya'yı İslami hukukla
yönetilir hale getiremiz mi? Yalancı Fetbazlar ve sahte Dinbazlar, bütün Dünya'da meydana
gelen bunca melanetleri, Savaşları, Afatlar, Tufanlar, Depremler ve zelzeleleri Fıtrat-ı
Kadere bağlıyorlar. Güney Anadolu Depremine de aynı Fetvayı vermişlerdi. Bir de hatim
indirmişlerdir. Bana göre Kuran bütün melanetleri reddeder. Ve Devran-i Alemi Din, ırk
ve Devlet ayırmadan iyiye, güzele, doğruya, Hakka-hukuka, Barış ve suhulete davet eder.
---Televizyon Ekranların da ring atan, ve Din-mezhep bilgisini ranta çeviren 8-10 tane
ilahiyatçı var. Hiç bir konuda hem fikir olamıyorlar. Her biri ayrı-ayrı Fetva veriyorlar.
Kuran bütün islam aleminin müşterek Anayasasıdır. Ayrı-gayrı olmaz. Kuran, ben, sen
bizler-sizler ayrımı yapmaz. Bütün ayrışmaları reddeder...
---Takva, bir siyasi olgu değildir. Bir kurum ve kuruluş değildir. Takva hadisi şerifin ve
sünneti seniyyenin bütünüdür...VESSELAM.
********ESSELAMÜN ALEYKÜM BEŞER ALEMİ*******
------ANADOLU KÜLRÜREL DEĞERLERİMİZ YOK OLMAYA DEVAM EDİYOR------
----Anadolumuzun Tarihsel köklü medeniyeti, 1980 ler den sonra hızla dejenerasyona
uğradı. Özellikle Tekelci burjuvazinin Moda ve Filim sektörünü Ülke Sathına hızla yayıl-
masıyla genç nesilde kafaların karışmasına neden oldu. Televizyonlar da güzellik yarış-
malarının düzenlenmesi ve akabinde moda çılgınlığı Ar-edep, şeref-haysiyet ve bütün
ahlak-i değerleri rafa kaldırıldı.
----Anadolu örfü kültürel değerleri bir- bir çökmeye başladı. ilk önce moda rezaletine yenik
düştü. Gençlerimiz Maşrikten Mağribe doğru şuursuzca akın etmeye başladı. Ayrıca yanlış
Siyasal politikalar sonucunda doğudan-Batıya doğru adeta kavimler göç kervanı katarları
oluştu. Köy nüfusunun Şehirlere taşınma sonucunda Anadolu tarihsel köklü kültürümüz
oldukça derin yaralar almıştır. Gençlerimiz Metropol Şehirlerde bir sokak kültürüyle yetiş-
meye başlamıştır. Bu durum Baba ile oğul--Ana ile Kızı arasında mesafeler oluşturmuştur.
Tekelci Burjuvazi bu çarpıklığın adını Kuşak farkı koymuştur???
-----Artık yeni neslimiz Moda ve Filim sektörüne tamamen kayıtsız-şartsız teslim olmuştur.
Genç Kızlarımız, Mürşid-i Arif Kadınlara değil, Banu Alkan, Hülya Avşar ve Sibel Canlara
özenir olmuştur. Genç Erkeklerimiz Kadir İnanır, Tarık Akan, Yılmaz Güneylere özenir
olmuşlardır. Ekranlarda, ben Dünyanın en Gozal ve en Se..si kadınıyam çığırtkanlığı bir
virüs gibi yayılmaya başlamıştır. Sokak jargonu Meclis-i Ayan'a kadar ulaşır olmuştur...
-----Hepsinden vahimi, Tevhid-i Tedrisat'ın rayından çıkmasıyla başlamıştır. Okullarda
Kılık-Kıyafetin serbestliği eğitim ve öğretimde kuralsız ve mizansız neslin türemesine
yol açmıştır. Anadolu Aile birliği kökünden sarsmıştır. Anadolu kültürel değerlerinden
uzaklaşan yeni neslimiz şiddete meyilli kin, kibir ve nefret salgılar hale gelmiştir. Ve her
gün bu olumsuz ve umutsuz gelişmeler hızlanarak artmaktadır.
-----Mustafa Kemal Atatürk'ün çıkarmış olduğu TÜRK Medeni kanunu dumura uğradı.
İlkelerinden bazıları pasifize edildi. Andımız kaldırıldı. San ki görünmez bir güç adeta
Kutlu Cumhuriyetimizle dalga geçiyor. VE-VE-VE Zee kuşağı da kulaklarına küpe takıp,
baldır-buduna dövmeler yaptırıp, bar-pavyon geziniyor...Yaradan Ulusal Devletimize
zeval vermesin......VESSELAM.
-----BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN------
Bu Dünya Fitne-fesat arsızındır
Cehennem aymaz-yobaz hırsızındır
Cennet'e kimler gider bilmem amma
Nerde bir güzel varsa nursuzundur...
-----OZAN ÇAKIROĞLU------
** DİNLE YOBAZ DİNLE SÖZÜMÜ **
Fatih Sultan Mehmet, Dünya'ya açtı kapıyı
Mustafa Kemal'ler, Lozan'da aldı tapuyu
Büyük Millet Meclisin de kurdu hür yapıyı
Devran-i Alem-e yayıldı, şanımız bizim,
Hürriyet uğruna helâldır, kanımız bizim...
-----OZAN ÇAKIROĞLU------
EYY BEŞER KARDEİŞİM DİNLE SÖZÜMÜ
**Türk oğlu Türk'tür Ana-Ata Ecdadımız
**Mustafa Kemal Atatürk'tür Serdarımız
**Şimal-i Şark'tır benim, Memleket diyarım
**Hak-hakikat yolunda, yürür kervanımız...
------OZAN ÇAKIROĞLU-------
**EYY NURSUZ DİNLE SÖZÜMÜ**
Her zaman Mustafa Kemal'in devrine çatma
Haddini bil Hür Cumhuriyete çamur atma
Ya-hu sana ne, El alemin, Mezhep-dininden
Toplumu ayrıştırıp, kin-kibir nefret ekme...
-----OZAN ÇAKIROĞLU------
***** EYY BEŞER ALEMİ*****
-- Bu gün erkenden Siteleri gezindim. Kayda değer yazılmış hiç bir değer göremedim.
Ancak bazı siteler adeta Cami hutbelerine dönüşmüş.
-- Mevcudiyetin biri şöyle yazmış: KADINLAR Heriflere emanettir???
-- Aslın da bu sualin muhatabı ben değilim. O, bilgelik taslayan, kendilerini modern çağın
dinamiği sayan, ağyar kültürünü kendi kültürüne gölge eyleyen ve Karga'dan başka Kuş
kendisinden başka baş tanımayanlardır.
-- Ben Cumhuriyetin cümle değerlerini benimseyen ve Türk medeni kanununa kayıtsız
şartsız itaat eden bir Vatandaşım. Ve medeniyetin İslam'ın en önemli, şartlarından biri
olduğuna inananlardanım. Müspet Fen-Bilime gönül verenlerdenim.
-- Gelelim Kadının Heriflere emanet meselesine. Bu tamamen hilafet aşıklarının uydur-
duğu safsatalıktan başka bir şey değildir. Böyle bir yaptırım, Ne Kuran da vardır, ne de
bir hadiste vardır. Bu Tarikatların Kadına hükmetmek için ve üç-beş kuma ile evlenmek
için vermiş oldukları fetvadan ibarettir...
-- Yüce Dinimiz islam'a göre, insan mükerrem bir varlıktır. Dolayısıyla Kadın ve Erkek ara-
sında yaradılış gayesi ve var oluş değeri toplumsal sorumluluk açısından hiç bir fark yoktur.
Hz. Muhammed Kadınları pırlantaya ve en değerli mücevhere benzetmiştir. Ve dönmüş o
mendebur ve despot Erkeklere demiştir ki, Her zaman ve her yerde Kadınların haklarını
iffet ve namuslarını Allah adına koruyunuz.
-- KADINLAR İnsanlık Tarihinin yılmak ve yorulmak bilmeyen, gerçek emekçilerdir. He zaman
ve her çağda karşılıksız şefkat ve sevgisiyle, sabrı ve merhametiyle dokunduğu hayatlara şekil
veren en değerli varlıklardır. Bunun aksi cehalettir, garabettir, delalettir ve hilafettir.
-- Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk Türk Medeni yasasıyla kadınların önünü açmıştır. Kadınları
Ulusal Devlet'in kurumsal yapısının her alanında söz sahibi yapmıştır. Öğretmen, Kaymakam,
Vali, Mebus ve Başbakan olmuşlardır.
-- Eyy Orta Çağ karanlık çamurunda cebelleşen CEHALET şöyle bir silkelen de kendine gel.
Kadınlar çocuklarını beslerken ve yetiştirirken Kız-erkek ayrımı yapmıyor da, peki densiz-fikirsiz
mendebur sen ne hakla böyle bir ayrımcılık yapıyorsun...VESSELAM.
------BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN-------
***** RUBAİYAT *****
Mülk hak-hakikattır, Adalet gereği
Devran-i Alemin, Bilimdir direği
Erdem fazilettir, Bilgelik marifet
Hayır hasenattır, İslamın çeyreği...
----OZAN ÇAKIROĞLU----
***** RUBAİYAT *****
Kırk altı kromozom dan vuccut bulmuşam
Bu Dünya'ya gelince, ahu zar olmuşam
Ecel Kuşu gelip te, adresim sormadan
Bu devran-i alemde, taruman olmuşam...
------OZAN ÇAKIROĞLU------
*** ESSELAMÜN ALEYKÜM BEŞER ALEMİ ***
--Toplumsal ve kominal yaşam deviniminde, yazar ve şairlerin eylemsel tavrı oldukça
önem arz etmektedir. Şiir ve makalesiyle, Türküsü, Şarkısı Destanıyla, özü-sözü, giyim
kuşam ve duruşuyla özellikle yeni neslimize irşat olmalıdır.
--Ehli yetkin Şair ve yazarlar, ruhsatsız, kuralsız ve ölçüsüz tavır ve davranışlardan hep
uzak durmalıdır. Sosyal ve kültürel alanlarda sevgi, barış ve hasenat figürü olmalıdır.
Kaos-kargaşa ve kavgadan uzak durmalıdır. Dini-mezhebi asla ve kat-a Şiirlerine alet
etmemelidir. Yalan, Riya ve entrikadan uzak, Hayır-hasenata yakın olmalıdırlar. Şiir ve
makalelerinde yobaza, aymaza, cambaza, gambaza ve yalancı Fetbaza methiyeler
dizmemeli ve şiddetle eleştirmelidir.
--Şair ve yazarlar her zaman ve her yerde doğrunun, dürüstün, iyi ve güzelin yanında
yer almalıdır. Atatürk ilke ve inkılaplarından asla taviz vermemeli ve Hür Cumhuriyete
sahip çıkmalıdırlar. Muasır medeniyetten yana tavır koymalıdırlar.
--Aman sendecilik, neyime lazımcılık, bana necilik ve vurdum duymazcılık gibi şuursuz
ve ilkesiz tavır ve davranışlardan şiddetle kaçınmalıdır. Her zaman ve her yerde onurlu
gururlu, ilkeli ve omurgalı olmalıdırlar...VESSELAM.
--BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN--
Haktan başkasından almayız ferman
Hayır-hasenatla, Eyleriz harman
Bilimdir Mürşidin, Zikrine derman
Geçilmez Dağları, aşar da gider.
Gün gelir Uzaya, koşar da gider...
----OZAN ÇAKIROĞLU----
***** RUBAİYAT *****
Sosyal Realist ayrılmaz, yoldan Erkândan
Hak için emir almaz. Bey, Paşa Hünkârdan
Ülküsü Cumhuriyet, Sevgisi Vatandır
Hayır-hasenatı çoktur, Şerri Furkandan...
-----OZAN ÇAKIROĞLU-----
***** RUBAİYAT ******
Hakkı-hakikatı bil, doğrudan şaşma sakın
Yalancı Fetbazların, peşinden koşma sakın
Öğrenmek Marifettir, Dinlemek te fazilet
Kâmil Meclisin de, haddini aşma sakın...
-----OZAN ÇAKIROĞLU-----
***** RUBAİYAT *****
Mustafa Kemal'lerdir, Ezel Mürşidimiz
Al Bayrağa renk verdi, Yiğit Şehitlerimiz
Yurduma göz dikenin, sonu hüsran olur
Özgürlük için yanar, Bizim irşadımız...
------OZAN ÇAKIROĞLU ------
**** TARİHSEL DEVİNİM DE İLK AŞK ŞİİRİ:****
M.Ö, 2037 de Irak'ın Güneydoğu kesiminde yer alan NİPPUR Antik Kentin de
Toprak-çakıl karışımı bir tablete Çivi yazısıyla, bir nişanlı Kız tarafından Damada
yazıldığı rivayettir.
---ŞİİR'İN BİR BÖLÜMÜ ---
Ana-Atamın Damadı, Yüreğimin Fırtınası
Nippur'un Yiğidi, Ruhumun Şahikası
Gönlümün Aslanı, Kalbimin kıymetlisi,
Yiğitliğin, mertliğin, ocak-otağımıza kudrettir,
Güzelliğim Bal-şerbet, sevgim sana hürmettir.
.
Vuslatın Şafağına kadar, sar beni-sarmala beni
Al güçlü kollarına, okşa beni-sev beni
Bir Kutlu Torak gibi yoğur beni, yor beni
Ilgıt-ılgıt esen Seher yelinde,
Vuslatımız çağlasın, Yüreğimiz kaynasın...
.
Şiirin, diğer bölümlerini müstehçen olduğu için yazmadım...
.
Bu duygusal şehvetle yazılmış ŞİİR'e benim yorumum. Eğer ki Milattan önce
Gök'ten İsmail'e uçarak inen Koç kıstassı ne kadar doğruysa, Bu Gelin Kızın
Damada yazdığı Şiir de o kadar doğrudur...VESSELAM.
---- OZAN ÇAKIROĞLU -----
***** EYY CEMAATİ MÜSLİMİN *****
--1991 de Sovyetler birliğin dağılması ve Rusya'nın Kapitalist bir Rejime
geçmesiyle, Şeriat ve Hilafet Devlet sistemi de ömrünü tamamlamıştır.
Artık bundan böyle Din Devletlerin yeniden şekillenmesi ve ya Mevcut
Devletlerin Din ve mezheplere dayalı yönetim tarzı geliştirmesi mümkün
değildir. Global Sekülerizm çığ gibi yayılması ve Emperyal güçlerin kaos,
kargaşa ve Savaşa dayalı politika gütmesi Yeniden Din Devletlerin kurul-
masına izin vermez.
---Mevcut Orta Doğu Devlet'leri yeni Dünya sistemiyle hem-hal olamıyorlar.
Siyasal, sosyal, kültürel ve özelikle bilimsel faktör ve olgulardan oldukça
yavan ve yetersiz. Çağa uygun teknoloji üretemiyorlar. Müspet Fen-Bilimle
değil, orta çağ geleneğiyle cebelleşiyorlar. Bu ve benzeri durumlar İslam
Devletlerini fetrete mahküm etmektedir...VESSELAM...
------OZAN ÇAKIROĞLU------
-- Ulusal bir Milletin çağdaş uygarlık ve barış içerisinde yaşayabilmesi için
Bilimsel eğitim ve öğretim seviyesinin yüksek ve Anayasal haklarının eşit
ve adil olarak korunmasıyla mümkündür....
----OZAN ÇAKIROĞLU-----
---Muasır medeniyeti yakalamayan Milletler, yabancı kültürün
ayakları altında cebelleşmeye mahkum olurlar.....
---Ulusal ahlaki olmayan bir Milletin, Barış ve suhulet içinde
yaşaması düşünülemez...
------OZAN ÇAKIROĞLU------