Biraz daha aşağıya çekme
Bu gökler topraktan nem kapar
Bu boşluk her zılgıtı mübah saymaz
Kadın kılıklılar caddelere dökülmüşlerdir
Sandığı kaldırdın
Dünyalar senindi
Başı oldun
Elhamdülillah
Kürt’ün Arnavut’un Abazha’nın
Gürcü’nün Boşnak’ın
Sevi düşkünü gönül
Terasta büyüyen çiçekler gibi
Usulcacık kokular saçar
Gönül düşkünü sevi
Koklar durur çiçekleri…
Kırık dökük
Erkenden çalardı gong
Kül rengi sevdalar alır başını giderdi
Umutsuz haftalar başlardı
İçimizdeki güneş ülkelerinde
.
Erkenden kapanan kepenkelerin sesi
Yırtıyor akşamı.
Belirsiz dağ geçitlerine yöneldim inceldim yorgunluktan
Yüzünde şeytan ayazının morluğu
Genişleyen ve riskli bir derinliğe gönüllü
Evvel zamanların içinden geldiğinizde geç kalmıştınız zamana.Vedaların çekilmek için doğurulduğunu bilmeden döllediniz birbirinizi.Hastalık kapabilirdi suyun yüzeyi,ellerinizi derine daldırmaktan kaçındınız.
Gözlerinize kara peçeler sapladınız sonra ‘Gözüm kes’ dediniz.Duydu hecelediklerinizi sokak lambaları,pervaneler,dalgakıranlar.Yan mahallede altı yıldızlı otel lobilerinde makas kesiyordu jetokainli dudakları…Yığınla korkusuzluk vardı yaya geçitlerinin beyaz badanalarına basan sarhoş adımlarında…Yağmurun yağacağını haber veren çocuklar ellerini ovuşturmaktaydılar..
Guruba dalan akrebe tutundum
Düne sürgünüm.
Omzuna hangi göçü sırtlanmış
Nereye taşır yelkovan
Sarsıntının içinde
Samanyolunun şu anda yazılan bir şiirle selamlaşmakta olduğunu düşlüyorsundur
Belki de acı çekmekte olan tek canlının biz olmadığını da…
Kim bilir daha neleri neleri…
Kendini birazdan darağacında sallandıracak son yılı son günü o günün son saniyesini.
Ardı arkası kesilmeden yudumlanan vermutu, kullanılmamaktan ıskartaya düşen sözcükleri
Deklanşöre koşar adım yanaşan bu dizeleri
Gönlümü çelen güzellerle
Delicesine gezinirdik buralarda bir zamanlar…
Ben yokum
Onlarsa birer birer terk ettiler
Kaybolduk işte
Unutulacak gibi değildi meltem
Yalnızlık kendini nasıl yükseltiyordu öyle
Usuldan tene değip sonra süzüle süzüle giderken
Gördük ki kapris değilmiş,kaçış değilmiş,harflerden oluşan bir hiç’lik değilmiş.
Palmiyeler anladı
Muhteşem şiirin usta kalemini yürekten kutluyorum saygılarımla
Dayanılmazlıkların yüklerini taşır..bir tebessüm karşılığına..
imgeler kondurur içinden
kayıtlara geçmemiş şiirlerin..o aranan. arzulanan tebessüm
dev dalgaların arasında gün ışığı...yaladıkca sevdalı yürek atışını..başlar yaşamsal adımların en soylusu..
değerli dostum sayın ...
Kül oldu zaman
Kül oldu deniz.
Çözemedim beyaza iz bırakan dolambaçların zincirlerini
Hayatın labirenti