Sanıyorsun ki
Susmanın ne gölgesi ne de kokusu vardır.
Ah yüreğime boydan boya yurtlar kuran yoldaşım
Az değilsin sen
Bir tipi gibisin yağıyor yağıyor diniyorsun
Islak bir toprak kokusu oluyorsun kimi kez
Bir çentik daha atılır
Ayrılık kentine adımlar yaklaştıkça
Şeffaf kısaltmaların eksildiğini anlatır çoğu şey
Kavganın ve aşkın ardından da öyledir
Tıpkı beyaz düşlerin çorak ülkesinde
Yani herhangi bir gecede yapayalnız
Dip dalgaları tükenmiyor
Böyle sürüyor artçı sarsıntılar
Kırık dökük örenlerden biri oluyor
Sızının dokunduğu her hücre
Birazcık heves
Bana geldiğin vakit
Sular gri yalnızlıklarımı alıp götürmüştü
Ruhumdan.
Zühre yıldızının son gölgelerini eleyen
Bir sihirli çiyin ıslak kokusu
Karanlıklar vuruyor içime, hak etmediğim kadar
Eksik öyküler bırakacağım tam orta yerinde, geceye
Yitirilmiş bir sevdaya dair eksik öyküler bırakacağım
Biliyorum ki
Sevda sözlerimi aydınlatmak için
İki şeyba
Camdan cama
Konuştular:
- Şey'i şey'ittin mi gız?
- Çoktannnn...
Olgun başakların hasatıydı
Bir söylence söner,
Yol döşenirdi gönence
Saniyelerde asırlık zincirler çözülür
Bilinç özgür kılınrdı
Dem vaktiydi
Seninle sevinçliydi saniyelerim
Söylenemeyen sözcükler, sessizliğinde saklanırdı
Suçluydum, susardım saatlerce...
Susardım...
Sonsuz saadetim sana seslenirdi sonradan
Kimim ne haldeyim
Sormasam çok yazık
Kan uykuda her yön
Demesem yalan olacak
Birbirine vurarak şarkılar söyledikleri
Geçmiş günleri arıyor kuru dalllar
Sığ çukurları derinleştirmek için düşüyor damlalar
Gözü dönmüş bir bıçak sanki ayaz
Kavuruyor unutamadığımız şafakları
Muhteşem şiirin usta kalemini yürekten kutluyorum saygılarımla
Dayanılmazlıkların yüklerini taşır..bir tebessüm karşılığına..
imgeler kondurur içinden
kayıtlara geçmemiş şiirlerin..o aranan. arzulanan tebessüm
dev dalgaların arasında gün ışığı...yaladıkca sevdalı yürek atışını..başlar yaşamsal adımların en soylusu..
değerli dostum sayın ...
Kül oldu zaman
Kül oldu deniz.
Çözemedim beyaza iz bırakan dolambaçların zincirlerini
Hayatın labirenti