Böyle sokakları arşınlayan kim
Hırsızmıdır desem, yolsuzmu desem
Bir şaşkındır, bir avaredir belkim
Dinlermi acep biraz öğüt versem.
Ummadığım anda çıkıp geliversen
İçimdeki hasreti bir alıversen
Özledim desem acep sarılmazmısın
Olur deyip yanımda bir gülüversen.
Neden geç kaldık anlatsak ah anlatsak
Cömertliğin saf havasından
Aydınlık günlerden geçip geldiğim
Hatalarım, pişmanlıklarım mızrak gibi
Ham toprakmış aslında iksirim.
Bilseydim böyle olacağını bu işin
Bilseydim eğer babamın cebindeki yokluğu
Kalem defter istermiydim hiç
Yine saman kağıdına yazardım bitmiş kalemle
Sanırdımki dağ gibidir benim babam
Bilmezdim yokluğun dağı erittigini
Bilseydim bir ömür alacağını
Çıkmazdım yoluna bakmazdım yüzüne
Bir tek günümü feda etmezdim
Döner giderdim sana benzeyenlerden
Daha ilk günden vazgeçerdim
Bilseydim böyle olacak yalnızlığı severdim.
Aluç, okcular, alibey, karataş
Akcaören dedik ya dur arkadaş
Şeyh Şakir Efendimiz mübarek zat
Huzura çıktığında yavaş yaklaş.
Gamlı baykuş ne getirdin acize
Şimdi bizim ele bahar da gelmiş
Çiçekler bir türlü, güller bin türlü,
Bozkırlara lal-ü gevher saçılmış
Yeşiller, sarılar, allar bin türlü.
Derelerde sular şır, şır çağlanır
Yoksul çiftçinin soylu gölgesi
Toprağın üstüne düşüyordu
Ne zordur bilseniz beklemesi
Bire beş verecektir diyordu.
Senin silahın gözlerindir
vurur beni kalbimden
Senin silahın kelimelerindir
yaralar beni derinden.
ne zaman seni görsem
Göründüğü gibi değil
Onu sonradan anladım
Ne gerek var eğil, eğil
Onda vefa bulamadım.
Adı düşmez hiç dilimden
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!