Yine BEN diyorum bu gece, ne BENcilce bir durum değil mi? Nereye dönsem gördüğüm BENden öte birşey değil. Diyorum ki bu kadar BENi toplasam içeri atsam, görenin başı döner ve ateşe sarar kendini. Bu kadar BEN ile başedebilen varsa düşsün yollara BENi ancak BENden olmayan paklar bu gece…
Hoşgeldin Murat TALİ…
bu gece senin,
konuş konuşabildiğin kadar,
tüm sözcükler emrine amade.
Alkolden değil
harflerden sarhoş olmak vaktidir bu gece.
Kaybedecek sadece adım var onu da bu bedeni alırken vermişler giderken de götürmeyeceğim... Bu yüzden hayatı anlamlı ve mutlu kılmak gerekiyor. Bunun için ölmek gerekiyorsa yani mücadele edip düzeltilecek bir dünya varsa ben bu bedeni o güzellik için vermeye hazırım.
Sadece bir ışık için bile binlerce kişi ile konuşabilir, milyonlarca adım atabilirim. Bu ülke hatta dünya yüreğini kasasında saklayan ve susanlar yüzünden bu halde iken yürekli olanlarında duygularına yenilip yüreklerini bohçasına koyup gitmelerini kabul edemem.
Varsın ölüm gelsin adımızı alsın fakat arkada bırakacağımız ışığın güzelliğinde aydınlanan çocuklar için düşlerimizi yollara dökmeliyiz. Yarın yok fakat bugün ve AN onlarındır.
Ben ÖL’ümdüm.
Yaşarken, gözlerimden dile gelirdi heceleri yaşamın.
Geçen her bir günün hesabını yapan Tanrının defterine çalakalem yazılar yazdım kimine günah dediler, kimine sevap.
Doğumuma neden olan yaradılış hikayelerinden yazıldı tüm kitaplar.
Ne ölümdü beni alan,
ne de doğumlardı geri getiren,
Geceydi, düşe geldiğim anların içinde idi söylenen tüm sözler, kendi kalabalığında denk geliyordu başarıya ilmek ilmek dokunan mutluluklar. biliyordum neyi düşlersen O oluyordu. O’nu düşledikçe BEN olacağını fark ettiğimde ise adım mutluluk olmuştu. Ben, Sen, O, Biz olduk ne ala fakat gel gör ki hepsi nihayetinde ben idi. Düşlüyorum o vakit; SEN, BEN’im oluyorsun….
Bin ölüm bir doğum
Tadında
Pusuya yatan
Katillerin
Ellerinde
Yaşam buluyor
kabız olmuş görev atamalarıyla
sürdüm seni gövdemden
ve atmak için
içimden
bardak bardak
zeytinyağı içtim
Bir güvercin soluklandı penceremde,
penceremin eşiğinde
birikmiş suyla giderdi susuzluğunu,
açlığını verdiğim yemle
güvercin teslim olmuşsa kanatlarıyla insana
bir avuç yem
görüşüme gelmeli gecenin yıldızları,
döşüme pay olmalı güneş,
tanıdık sevgiler ile sarılmalıyım
bulut kaplı gökyüzüne
ve
gerçeğe dönmeli




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!