ırmaklara ulaşamayan küçük dereler gibi
………………… -büyümez-
ya da ana caddeye çıkamayan sokaksa umut
……………….. -çoğalmaz-
neye yarar o zaman
…………… sahip olduğun bilincin?
‘gel’ diyorsa git
ama ‘git’ diyorsa
git/me sakın
eylem aynı
ama yön farklı
uyan!
yine fırtınalar kopuyor yüreğimde sessizce
yine içime içime yürüyor gözyaşlarım
ve yine acayip bir ikilemdeyim
hani dizler ağrıdığında yağmur yağar ya
işte yine öyle sinyal veriyor yürek
aykırı duyguların ertelenmişliğinde
ve adı saklanmış bir coğrafyada
tadına doyulmaz bir gece…
mehtap, gökyüzünde asılı gizemli bir avize
yüksek tepelerinden birine iliştiğim vadi
aşk destanları okumak gibiydi seni sevmek
Ferhat ile Şirin ya da Leyla ile Mecnun, fark etmez
bugün mutlu yarın ölümüne huzursuz mutsuz
bir dağın eteğinde, tam da eteğinden yakalıyormuşken Leyla’nın
susuzluğun ateşine mahkûm Ferhat olmuş buluyordum kendimi
‘yüreğim ezildi’ derler ya
laf ola beri gele
ezilirse ölürsün
dün gece
o, ‘ağladım’ dedi
yüreğimi saksı yaptım
içinde
sevdamı büyütüyorum
mademki su vermiyorsun
gölge etme bari
solmasın
ya pısırık duyguların
ya da
-ölüm pahasına-
yiğitçe bir duruşun vardır
yiğitsen
sen de
nazlı bir gelin olabilirdin
ellerin hamura da yakışırdı
oysa sen soğuk silahına sarıldın
güzel gözlerin vatan toprağında
narin parmakların tetikte
geçen gün yol alıyorken o ıssız vadide
sağ yanıma düşen dereden
cılız bir tilki kalktı
ve inan aklıma sen gelmedin
hani sen gidiyordun ya benden
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!