Beklemeden gelir bazen güzel şeyler bilirim hayat sürprizleri aşk tesadüfleri sever
Eklemeden yıllar saçlarına beyazları görmez ki insan onları yanından geçip gider
Yükledim bende ne varsa yüreğime vurdum yollara az gittim uz gittim kah düştüm kah kalktım
Zemheriler cehennemler gördüm yılmadım biraz kırgın biraz yorgun ve hep tutkun kapındayım
Al beni al hadi içeri bak darmadağın üstüm başım üfle tozum dumanıma karışsın
Acıtır sensizlik sarar içimin her yerini kalamam uzun uzun kendimle başbaşa
Yatışır zannettim hele bir bu sular durulsun geçer dedim gel gör ki bu acı bambaşka
Şeytanın aklına bile gelmez bu ceza nasılda bıraktın beni yokluğunla başbaşa
Eyvahın bini bir para başımı yastığa her koyuşumda aklım kalbimle bir savaşta
Üşüşür anılar yüreğimin tepesine kemirir ağır ağır içimi ustalıkla
Sonradan sonradan farkına varıyorum hep ne çok ağırlığın varmış kalbimin üstünde senin
Utanmadan ağlıyorum bir de üstüne şimdi yanımda tutamadığım güzel varlığın için
Ne yana dönmeliyim ki şimdi bilmem o alev alev gözlerinde yeniden aşkla yanmak için
Az daha bitireyim hele bir kendimi küllerimden doğarım belki yine ellerinde senin
Dur hemen gitme öyle otur biraz yalvarırım dinle beni bir sonra yine affetme istersen
Rüzgar dövdü durdu bütün gece camları ve ben korkumdan kokuna sarıldım
İsterdim şimdi yanımda olmanı diyecektim tam sustum kendimden utandım
Efkar bastı bak yine her yanı hiç bir şey görünmüyor karardı önüm ardım
Sevsen gitmezdin diyemem ki sen serdin yoluma kalbini ben üstüne bastım
Kaç gece geçti böyle hiç bilmiyorum kaç sabaha daha uyanabilirim
Kaç gün oldu böyle yapayalnız uyanmaya başlayalı inan hiç bilmiyorum
Belki de ay oldu hatta yıl oldu sanki günün gecenin farkına varıyorum
Yatıyorum kalkıyorum artık yaptığım herşeyi alışkanlıktan yapıyorum
Sanıyorum ruhum gitti çoktan tenden ama dışarıdan bakınca yaşıyorum
Perdeler hiç açılmıyor artık odam da unuttu sahi ne demekti aydınlık
Eski bir kitap geçti dün akşam bir yerlerden öyle elime
Kesif bir sahaf kokusu doluverdi bir anda bütün eve
İşte böyledir bazen bir ses bir koku küçücük bir tek cümle
Mazide kaldı sanılan herşeyi toplayıp yığar önüne
Yaralar açılır bağlanır karalar kapanır kalp kendine
Ordasın biliyorum en uzak yakınım sen hala benimlesin hep yanımdasın taa içimde saklısın
Burda ben bitiyorum ah tuz kadar sevdiğim her zerrenle her dakika her an her yerde hep aklımdasın
Eski bir ağıt gibi günbegün ağır ağır çökersin içime sığmaz sonra yine içimden taşarsın
Niye bu kadar sağır ki yüreğin yüreğime sevdam ağlıyor bak bağıra bağıra hiç mi duymazsın
İnanır mısın ölüyorum sandım kaç gece senli düşler içinde boğulurken bir gelip kurtarmadın
Gözlerin gitti artık kapandı perde gösteri bitti çok kısa sürdü film yazık
Üstünü çizip karaladık kapattık sandık kalpte ama hala orda yalnızlık
Lambadan çıkan o cindi aşk biz adam gibi bir tane dilek bile tutamadık
Anmadan da yaşarım demiştim yaa adın boğazımda düğümlenen bir hıçkırık
Yarası yarısı yarını senmişsin kalbimin bir gittin içimde her şey yarım
Sıyrılıp gururumdan soyunup ruhumdan tapınıp tanrıdan bir armağan gibi sevmedim mi seni ben
Uzanıp yatağına kavrulup sıcağınla kıvrılıp kucağında yanıp yanıp sönmedim mi yine ben
Neyleyim olacağına varır her şey diye şükredip olanla yetinmedim mi hiç şikayet etmeden
Aynıyım hala değişmedim ki hiç ben aynada gördüğün yabancıya sor bir sen sahi kimdi değişen
Dağ gibi dimdik duran o adam düştü gözümden bir koca dev devrildi bütün ihtişamıyla yerinden
Sadece bir şeyi bilmek istiyorum bunca yıl hiç mi sevmedin beni gerçekten
Öylesine bir durak mıydım senin için hani şöyle bir uğradığın geçerken
Ben nice düşler kurdum bize dair ne dilekler tuttum ikimiz için içimden
Kendince sebeplerin vardır tabi şimdi bir de gidişine haklı bir gerekçen
Netice değişmiyor ama yine sen gidiyorsun ben burda beterim ölmekten
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!