Bütün şiirler sustu çehremde
Gözlerim eskisi kadar nemli değil artık
Yaşamın siyah bir perdesi var üzerimde
Nefes alışlarımın değerini yitirdiği
Yitirdiğim bir benliği arıyorum
Soğuğun can yakan kaldırımlarında
Anlaşılması güç bir dünya,
Zamanın kıymete bindiği.
Bilinmedik ne varsa kaynatılan,
Kazanlarda.
Dedimya anlaşılması güç,
Durmak ile atmak arasında çırpınırken dünya.
İki kapak arasında okudum yalnızlıkları
Noktanın virgülün yerini karıştırdım kimi zaman
Anlamsız bir zamanı öldürdüm yaprakların arasında
Bir isim gezinip durdu hep
Dudaklarımın arasında
Kimi harfleri benden önce benimsedi gözlerim
Beni anlatın bu hırçın dalgalara,
Suyun yerle bir çekildiği...
Kanımın damarlarımda hızlı...
Zihnimin dar kapılarda dineldiği zaman.
Kilitli kapılara tokmak...
Aynanın diğer yüzünden...
Vakti varsa yaşamanın
Özgürce katılmadan gösterişe
Politik söylemlerden uzak
Bir sahil kenarı belki
Suyun o berrak yüzünü yaşamak
Yumuşturdum anne
Küçücük ellerimi yanaklarında
Kokumu kokunla buluşturdum nihayet
Aç kalmış yokluğumda şefkatin
Gözlerinde bir nar tanesi şıpırtılarla
Parmaklarını sıkacak canlar
Yüreğinde attı mı hiç
Yalpalayan ayaklar
İçinden yürüyüp geçtimi uzaklara
Fuzuli uykulardan uyanıyor gözlerim
Ayıkken gün rengini seçemiyorum artık
Bir karanlığın içinde bir tek mum yanıyor
Gözlerimle onu bile seçemiyorum artık
Yalınayak başı kabak bir yolcuyum
Ne gaflet ki duvarlarda demirden sarmaşık
Sırnaşık insanlık varsa batırılacak bir tabak çorbaya kaşık
Fedakarlık can üstüne
Küçücük dört duvar
İki adımlık pay üstünde
Geceler parmak uçlarımda
Tuzu suya katmışlar
Tuzu kana
Vedalı bir şarkıda çalmışlar
Kayıp içimde küt küt atan biri
Başarılar, sevgili kardeşim.