Erken doğmuş bir güneşin ardında sen,
Geç doğmuş bir yıldızım ben, sessizce seninle.
Yıllar bir nehir gibi büyüttü içimizdeki yağmuru,
Her damla, gizli bir adın fısıldadığı sır gibi.
Dağlar yükseldi aramızda, taş ve gölgeyle,
Çözülmeyen sorusun ruhumda
Sessiz bir sinemayım sanki
Adını bilmediğim bir filmsin
Yanında olmadığım karesin
Kalbimde sisli bir duvar gibisin
Kanatlarından göğüme bin mavi saçılır
Hangi çağın gidişidir senin gidişin
Bir bir denedim tüm sözleri
Bozguna uğrattın tüm kelimeleri
Denedim defalarca
Çaresiz sana uzanan ellerim
Gözleri deniz gözlü, bakışı bir tufan,
Kalbim sustu o anda, sarsıldı zaman.
Yeni bir aşk filizlendi. sessiz derin ,
Deniz gözlerinde kayboldum, ruhum çırpınır içinde
Şu yalan dünyanın sonu kara toprak imiş
Güneş doğmuş akşam olmuş imiş
Zaman sızmış bedene
Saçlara ak gözlere perde inmiş
Zaman ne apansız esmiş
Burası yalan dünya imiş
Unutmuyorum gözlerinin masumluğunu
Okyanuslara takılmış
Batmış bir gemiyim
Sonsuz bir uykuya dalıyorum
Denizin masmavi derinliklerinde
Bir çiçeğe tutundum
Bu havada gitme yar, kalbim donar,
Gözlerinle baktın ya, içim yanar,
Biz sadece virgül koyduk yıllara!
Dedim ki dön, o da güldü bana,
Sustu bir an, sarıldı kollarıma
Kaç şiir yazdım bilmiyorum
Yüreğimdeki Aşk ülkesinden
Gamzelerime gülüşün değse
Ellerini saçlarımdan çekme
Yağmur buluttan ayrılır
Erkekler ağlamaz derler
Erkekler de ağlar
Kimi gizli, kimi bir ihanetin ardın da
Kimi de yıkıldığın da
Aslında Onlar gizler gözyaşlarını
Güçlü görünmeye alıştırıldıkları için
Esme rüzgar,
Yorgunluğum bu şehrin ağırlığından
Adımlarım taş kesilmiş yollarda,
Her köşe başı bir anı.
Her nefes biraz, eksilmek gibi
Esme rüzgar,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!