Biz kurban olanlarız, İsmail’ce
Allah’a, vatana ve bu millete
Boynumuzda bıçak izi; derince
Kan revan içinde olan ümmete
Bayrağımız emanettir, övünün
Bağımız susuz, gönül ıssız, tarla kıraç
Yeniden bismillah demenin gerçek vakti
İhya için insanlığa İsra ve Miraç
Ahirden yükselsin sevdamın sözlü akdi.
Hangi dağın lalesini kokladım?
Ağrı' mı, Süphan' mı, Palandöken' mi?
Taç ettim başıma, her gün yokladım
İnci mercan yüreğime döken mi?
Zaman süzülürken önümden, takibindeyim
Ölgün yüreğimin damarlarında depreşirken su
Hazırlar kendini öteler boyu
Razıdır ıssızlığın tebessüm kokan zerrelerine
Ellerinden şiirimle dokunurken bahtıma, kopkoyu
Sağanak zamanların en kabaran nehriyim
Giryesi coşkun akan yazgıların şehriyim
I-
Ruhuma damla damla cemre düşsün, ben de sen
Karanlığın korkusundan
Nöbetimde seni andım
Silahımın namlusundan
Hayaline dönüp baktım
Kalbime bağladım seni
Karanlık pervasız, yâri düşlerken
Yâd elinden gelip gönlümü bürür
Vuslat için aşk çölüne düşerken
Yüce yaradanım hâlimi görür
Yâr bahardır, kalbimin seyir yeri
Kalbinin ayağıyla yürümezsen
Kışa döner amelleriniz, güz yutar
Yağan derdini aşkla kürümezsen
Sabah, akşam hayalleriniz buz tutar.
Yıldızlarla ağlaşırım huzuruna al beni
Işıklarınla aydınlat, mahzeninden sal beni
Bu bir davettir sevgili, boynunu bükme garibin
Bahçesinde hüzün biter yaşını dökme garibin
İsyan Ordularım
Hayalimden geçirirken isyan ordularını
Dağlar mağlup olur önümde
Müjdeli bir gündeyim
Ufkumda menziller belirir
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!