Mehmet Taş Şiirleri - Şair Mehmet Taş

Mehmet Taş

Özür dilerim çocuklar
Doğrularıyla,yanlışlarıyla
Sizin için yaptığımı sandığım
Yaktığım, yıktığım geleceğiniz için
Özür dilerim çocuklar.

Devamını Oku
Mehmet Taş

Sen şimdi üç gün batımı uzaklardasın Asude
Saçlarını bozkırların sıcak yelleri savurur.
Bir küheylan şaha kalkar da
Uzakları yakın etme gayreti boşa gider.
Toynakları kumlara çakılır.
Alı aldır, moru mor en erken sabah saatlerinde bozkırların

Devamını Oku
Mehmet Taş

Sensiz yaşamaya zorlama beni
Gönlümü isyana salma ne olur
Kara bulutları salma üstüme
Umudun katili olma ne olur

Söz verdinse gel, bekletme beni

Devamını Oku
Mehmet Taş

Ve sustuğunda her şey
Her göz görmez olduğunda baktığı yeri
Eller okşamaktan uzak
Dudaklar tebessümden yoksun kaldığında
Tam da zafer çığlıkları atacakken kötülük
Yeniden parlayacak şimşekler.

Devamını Oku
Mehmet Taş

Üstüme dağların düşer duldası
Bekler başucumda bir sinsi ölüm
Her nereye baksam aşılmaz dağlar
Ne yana yönelsem derin uçurum
Ruhum cendereye sıkışmış bir kuş
Kırılmış kanadı zulmete düşmüş.

Devamını Oku
Mehmet Taş

Yırtıldı gökyüzü, düştü bulutlar
Altında boğulan yalnız ben miyim?
Ben miyim kahrını çeken dünyanın
Tek cefa hamalı yalnız ben miyim?

Bilmem ki ne zaman gülecek bahtım

Devamını Oku
Mehmet Taş

Yedi fiskede yedi taş attım hayaline
Yedi damla kan döküldü dudaklarından
Bir bilinmez karanlığa mahkum ettim seni
Ayaklarında alevden prangalar
Ve gözlerinde pişmanlığın gölgesi
Yedi damla yaş süzüldü yanaklarından...

Devamını Oku
Mehmet Taş

Ruhumda yabanıl taylar oynaşırdı. Düzen tutmaz serkeşliğimde gün olur sellere kapılır, gün olur sellere kaptırırdım. Bir serseri umursamazlığında ruhum açmazlara sürüklenirdi. Sonra sen doldun yalnızlığıma. Seni gecelerime taşıdım. Karanlıkları sevdim, karanlıkların derinliklerindeki gizemi sevdim. Umut taşıdım, heyecan taşıdım, sevinç taşıdım yalnızlığına gecelerimin. Kendimle yalnız kaldığım, yalnızlığımda seni bulduğum gecelerde hasret üstüne şiirler yazdım, şarkılar söyledim. Ay ışığında oynaşan sulara anlattım da seni denizlerin maviliklerine yolladım.
Şimdi bir temmuz akşamında yine seni yaşıyorum. Ay ışığına hasret gecede yıldızlar oynaşıyor uzak yerlerde. Sen o yıldızların altındasın diye, senden gelen gül kokusu rüzgâra açıyorum bağrımı. Önce hayalin doluyor, ardından anıların huzur veren ışıltıları. Yuvadan yeni uçmuş kuşun ürkekliğini yaşarken, bir kayboluşta ararken kendi ruhumu öksüzlüğümü paylaşıyorum seninle. Açlığını paylaşıyorum ruhumun. Bana sunduğun sevdada yol bulurken karanlıklarda yanıp sönen deniz feneri oluyorsun. Bir ateş böceği gibi dönüp sana koşuyorum.
İftar soframda bir siyah zeytin oluyor sevdan. Açım, doymak bilmeyen oburluğumda bir siyah zeytinde bütün açlığımı gideriyorum. İçimde sen, dışımda sen, beladan uzak olmayan başımda sen. Karanlıkların gizemli derinliğinde hayatıma yön veriyorsun. Bir kuyu ki dibi görünmüyor da düştüğüm o boşlukta senin elin uzanıyor. Biliyorum ki içinde sevda taşıyanlar asla kaybolmayacaklar. Hasret üstüne şiirler yazıyorum, şarkılar dinliyorum sevda çeken yürekler adına. Önce bir sızı başlıyor tam şuramda. Sonra hayalin doluyor gözlerime. Avuçlarımda hiç eksilmeyen kokunu kokluyor, avuçlarımdan hiç eksilmeyen sıcaklığını yanaklarıma sürüyor ve derin bir iç çekişle sana dönüyorum.
“Bir insan söylediği şeylerden çok söylemedikleriyle insandır” diyor Albert Camus. Ben söyleyemediklerimle geliyorum sana. Anlayacaksın diye, eksik kalanlarımı toparlarsın diye. Sen hep eksik kalan tarafımı toparlamadın mı? Vincent Van Gogh Theo’ya yazdığı mektubunda asıl anlatmak istediklerimi özetliyor. “ Üç aşama vardır; birincisi sevmemek ve sevilmemek, ikincisi sevmek ve sevilmemek, üçüncüsü de sevmek ve sevilmek.”Ben üçüncü aşamayı yaşıyorum seninle. Ah, ne bahtiyarım ki sevilmek gibi yüce bir duyguya layık görüldüm.
Gece bitecek sevgilim. Az sonra güneş doğacak. Silinecek bütün gizemi karanlıkların. Gün ışığında uyanıyor bütün kötü ruhlar. Bunu biliyor musun? Bütün açgözlülükler, bütün iki yüzlülükler ve çirkeflikler uyanıyor. Ben yalnızlığıma seni alarak çekiliyorum.
Bu gece yine benimleydin.

Devamını Oku
Mehmet Taş

Almıla’ya Mektup 1


Almıla, Almıla
Uzak şehirlerin nazlı ecesi
Herkesi bu kadar sevilir sanma

Devamını Oku
Mehmet Taş

Bekledim
Bekliyorum
Bekleyeceğim
İnsan tükense de Almıla
Tükenmez yarınlara yön verecek umutlar.
Geleceksin, bir gün batımı sonrasında

Devamını Oku