Liderine tapanların yüzünden,
Vatanımız elimizden gidiyor.
Elle ayak öpenlerin yüzünden,
Vatanımız elimizden gidiyor.
Tozlu rafta unuttular Kur’an’ı,
Böyleymiş devranın kahpe düzeni,
Dün sevgilin olan bugün düşmandır.
Göğsünün içine kurar kazanı,
Kaynayıp köpüren duygudan kandır.
Yanında gezerken sevdanın kulu,
HAKİKAT
Mecnun seni tanısa Leyla’yı unuturdu,
Kapında nöbet tutup gönlünü avuturdu.
Aslı’nın dizlerinde yanarken Âşık Kerem,
Yüzümün gülmesi mazide kaldı,
Somurtup duruyor gittin gideli.
Beynime zehirli yılanlar doldu,
Fikrimi sarıyor gittin gideli.
Yıldızlar çarpışır gökyüzü patlar,
Dırdırın beynime kuyular kazdı,
Razıydım yanımda kalsaydın eğer.
Huzurum kalmadı sinirim azdı,
Razıydım yanımda kalsaydın eğer.
Serseri gönlümden öfkeyle çıktın,
Nerden düşecektim, çaresiz derde,
Gözümde bu kadar, hoş olmasaydın.
Yan yana uçardık, en yükseklerde,
Kanadı kırılmış, kuş olmasaydın.
Sanma bu hasretin elinden bezdim,
ŞEREFSİZ GÖNLÜM
Başımı bin türlü belaya soktu,
Âlimin dilinde tarifsiz gönlüm.
Yıllardır dünyamı başıma yıktı,
Kendisi kor ateş teri buz gönlüm.
Bana sayın deme bana ulan de,
Borazan misali ötenler sayın.
İmralı itinin kaldığı handa,
Vatanı bir pula satanlar sayın.
Haykırma zamanı nara sırası..!
Gaziantep genel anlamda kültür, sanat ve edebiyat alanında hayli kısır bir kentimiz.
Bunun çeşitli nedenleri var. Kısırlık nedenleri arasında en önemli yeri halkın ilgisizliği ile yerel ve genel yönetimlerin bu konularda duyarsızlığı ön sıralarda yer alıyor.
İlkbahar, yaz ve sonbahar aylarında ülkemizin değişik illerinde kültür/sanat festivalleri, şiir etkinlikleri, kitap fuarları gibi edebi etkinlikler düzenlenmekte. Bu etkinliklere bazen Kumru Edebiyat Dergisi ekibi olarak davet edilip katılmaktayız. Bazen kendim bireysel olarak davet edilmekte ve bu davetlere icabet etmekteyim.
İlimizde de zaman zaman kitap fuarları veya festivaller düzenleniyor. Özellikle Büyükşehir Belediyesinin düzenlediği Fıstık Festivali. Her zaman dikkatimi çekmiştir. Benim için bu festivallerin en çok hatırlanan etkinlikleri arasında lahmacun yeme yarışması veya baklava yeme yarışması yer almıştır. Gönül isterdi ki, bu tür yarışmalar yerine şiir, öykü, beste veya roman yarışmaları yapılsın. Konusu da Gaziantep Savunması, Şahinbey gibi değerlerden seçilsin.
Ne yazık ki, kültür, sanat edebiyat görmezden gelinmekte. Dışardan bir iki yazar veya pop sanatçısı getirilmesi bu konuda yeterli ve tatmin edici kültürel çalışma olamaz. Gaziantep’te yaşayan şair, yazar, öykücü, tiyatrocu, besteci gibi sanatkârlara neden yer verilmediğini anlamak mümkün değil.
‘’Marifet iltifata tabidir.’’
Ufuktan üstüme köpürüp gelen,
Başını kumlara vuran dalgalar.
Gözünün yaşını toprağa silen,
Ezelden ebedi gören dalgalar.
Seni kulaç kulaç saran kollarda,
ömrünüzün her döneminde beklediğiniz tüm güzel sözcükleri duymanız dileğiyle..
ömrünüzün her döneminde beklediğiniz tüm güzel sözcükleri duymanız dileğiyle..
üstad yüreğine kalemine sağlık çok güzel bir şiirdi.