Bir cinsi iki ayaklı diğer cinsi dört ayaklı,
Seçim sandığında saklı Ankara’nın kedileri.
Ak Partinin kucağında trafonun saçağında,
Tornavida bacağında Ankara’nın kedileri.
Ne hayalde ne de düşte.
Selam salmam artık sana.
Düşlerimden artık düş de,
Git bir daha gelme bana,
Gönlüm hasta aşkın haptı,
Yıldıza, mehtaba, güneşe değil,
Elinden tuttuğum güne muhtacım.
Dostlara, ahbaba, tanışa değil,
Yalnızlar çölünde sana muhtacım.
Gidenler döner mi aşkın izinden?
Kömüre bulanmış baht kumaşından,
Kendime elbise biçtim bu gece.
Elveda dediğin gün batışından,
Sabahlara kadar içtim bu gece.
Anılar hayalde resimler elde,
Geceler boyunca boşuna yandım,
Gerçeğin rüzgârı söndürdü beni.
Serseri gönlümün ilmine kandım,
Şeytanın atına bindirdi beni.
Resmini kazıdım ömür kartına,
Kalmadı kıskançlık kalmadı cürüm,
Bahane uydurup saldıran yoktur.
Kanadı kırılmış kuş kadar hürüm,
Sinir zindanında öldüren yoktur.
Hicran pazarından hürriyet aldım,
Dünyaya benim için geldiğini sansam da,
Gözlerime bakarak gitmek için gelmişsin.
Omzumda amel yazan meleğe inansam da,
Günahların koynuna atmak için gelmişsin.
Sevginin yücesini sarhoş gönlümde tatmak,
Hasret mektubunu çile içinde,
Yazdığım günleri unutamadım.
Seninle el ele Kale İçinde,
Gezdiğim günleri unutamadım.
Kayıkta oynayan roman güzeli,
Ufukta devleşen bir delik gibi,
Emerek ruhumu yuttu bu büyü.
Nihavent, suzinak, buselik gibi,
Makamdan makama sattı bu büyü.
Dedi ki, ben aşkım atma yabana,
Bir yanım harabe bir yanım gülşen,
Bırakıp gittiğin zamandan beri.
Hüznümün göktaşı bağrıma düşen,
Peşinden süzülen dumandan beri.
Ayrılık elinde kırılan dallar,
ömrünüzün her döneminde beklediğiniz tüm güzel sözcükleri duymanız dileğiyle..
ömrünüzün her döneminde beklediğiniz tüm güzel sözcükleri duymanız dileğiyle..
üstad yüreğine kalemine sağlık çok güzel bir şiirdi.