Mehmet Nacar Şiirleri - Şair Mehmet Nacar

Ebedi savaşın yılmaz neferi,
Silahı kalemdi, imanı İslam.
Hayatı boyunca sürdü seferi,
Aklına gelmedi ne korku ne gam.

Türkün öz evladı, Türk’e sevdalı,

Saçları omzuna dökülen ecem;
Ceylan gözlerinden uyku akıyor.
Sensizken ışığa hasrettir gecem,
Gözlerim boşluğa mahzun bakıyor.

Yarışı kazandın melekler ile,

Kurduğun Meclisi teröristlere,
Yasal mekân tuttuk izindeyiz biz.
Atam Atam diye yılda bir kere,
Yanıp yanıp tüttük izindeyiz biz.

Devleti batırdık makam uğruna,

Karanlık gecelerde düşündüm kara kara,
Ölçülerim uymuyor, sana layık değilim.
Sonbahara vurgunum, husumetim bahara,
Gönlüm derde doymuyor, sana layık değilim.

Hayatımın romanı karalanmış kâğıttan,

Amacın üzmekse git güle güle,
Bastığın yerlere yaş dökülmesin.
Elveda sözünü getirme dile.

Muhabbet bağından gül sökülmesin,
Uçursun saçını ılık rüzgârlar,

Eskiden yemyeşil bir dünyam vardı,
Ormanlar kurudu dağlar yıkıldı.
Semamı dumanlı bulutlar sardı,
Gönlümün başına küller ekildi.

Karşımda uzayıp kıvrılan yollar,

İzlerim silinir fani dünyada,
Pişmanlık içinde ararsın artık.
Toprağın altından gelen feryada,
Cevabı kendine sorarsın artık.

Yılların kervanı geçtikten sonra,

Sanki sevgi değil, grip salgını,
Gönlümü yatağa düşürdü sevdan.
Çektiğin kılıcın paslandı kını,
Batırıp hasrete aşırdı sevdan.

Tılsımlı maskeyi takınca yüzün,

Dünya ne güzeldi geldiğim zaman,
Karlarla örtülü dağlarım vardı.
Rüzgârda başaktan ayrılan saman,
İçinde koştuğum bağlarım vardı.

Önüme serilen yıllara nazır,

Gül kokusu rüzgârlara karıştı,
Senin kokun eksik kaldı, çabuk gel.
Darılanlar birer birer barıştı,
Küskünlükler bizi buldu, çabuk gel.

Güne tatlı hayalinle başlarım,