kuzeylisi horon teper
güneylisi kaşık tıklar
doğulusu halay çeker
batılısı zeybek seker
herkes bir neşe içinde,
ve bu ülke benim ülkem.
Zaman olur,
Uzaklardan çıkagelir ,
bir merhaba sözü...
Usulca dokunur;
Ruhunuzun zindanında,
Dilsizleşmiş suskunluğunuza...
Bazen taşıyamayacağınız kadar,
ağırlaşır hayat sırtınızda...
Hangi dala tutunsanız, kırılır!
Kayar ayaklarınızın altından,
dünya...
Ve işte o an,
Çocuktum.Henüz okula gitmiyordum.
Elimde; çatalı kızılcık ağacından,
Lastikleri kırmızı,
Taş haznesi siyah meşinden, bir sapan:
En büyük kuşu avlayıp, mahalledeki
abiler gibi "abi olabilmek" için,
kan değil hüzün damlar
damarlarımızdan toprağa
ve katiller tetiğe dokundukça
ölüm bizim yüreğimizde donar
K.E.
öldünmü, gün batımında öleceksin.
öyle deniz kenarında,
rıhtımda falan değil;
ıssız bir dağın yamacında,
küçük bir dağ evinde öleceksin...
ve öldüğünde saatler,
Ölümün her türlüsü zamansızdır derler,sevgili
Zaman otuzunda, ellisinde dolmuş…ne fark eder
Lal olur dilim,tutmaz elim ayağım…umurumda mı
En çok ne korkutur beni, biliyor musun?
Mezar taşımdan silinirse gözlerin,beni orda ne teskin eder...
Ah be! yanlış zamanda,
Yanlış coğrafyaya doğan kadın...
Yağmurunda ıslanmasam da
Gök yüzüne umut eker, bakışların...
Hele bir de kendine has gülüşün var ki;
Gel, kirvem!
Uzak yollardan geldik,
Yorulduk.
Otur yanıma…
Şöyle bağdaş kurup
Sohbetimizle demleyelim,
gözlerin çok güzel,
sende kalsın...
bakışlarımızı değişelim;
hüzünlerin benim,
umutlarım senin olsun.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!