Bir yumurtaya
döllenmek için,
Milyonları geride bırakmaya,
değmez.
Yorma boşuna kendini,
çocuk.
hadi gel,
kuralım çilingir soframızı.
sadece sen ve ben.
ıssız bir dağ başı,
ya da deniz kenarı...
hiç önemli değil.
Dün gece bir yol çocukluğuma uğradım.
Annem başımı okşadı,
Şımardım.
Babam kaşlarını çattı,
Uyandım.
Bir dalda üç çiçek,
Üçü de ayrı renk:
Alı Türk,
Yeşili Kürt,
Sarısı Boşnak...
haykırıyor acıya karşı yüreğim
ağlama boşuna,duymazlar
yangın rengi ağzımda dilim
ızdırap içinde yalancı sözcükler
resmine baktıkça çocuk,ezilirim
Ahmet,Mehmet,Ayşe,Fatma..
Türk,Kürt,Arap,Ermeni,...
Müslüman,Hristiyan,Yahudi
olsalar,ne fark eder?
Yurdumun dört bir yanında,
Aç çocuklar ağlıyor...
Savaştan çıkmış kentin
enkazı altında,
Yarım kalmış merdivenler gibiyim;
Adımımı attığım her basamak,
boşluğa çıkıyor!
Gidecek yönüm,
Geldik/Gidiyoruz
Bize soran olmadı:
Çırılçıplak getirildik,
dünyaya.
Onlar dikti biz giyindik
güneşe yakındır bu topraklar.
sık sık karanlıklar çökse de,
fazla uzun sürmez, bilirim.
bilirim; bizim olacak aydınlıklar,
gitme!
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!