Uçuyor yerinde sanki kelebek,
Seni arıyordum buldum Neriman.
Tanrı yaratırken çok vermiş emek,
Görür görmez aşık oldum Neriman!
Bahçende gül olsam bakacak mısın?
Kaşına, gözüne kurban olduğum,
SAR dedin yaramı, saramadım ben!
Boyuna, bosuna hayran kaldığım,
SOR dedin halimi, soramadım ben!
Gezdiğin yerlerde çiçekler biter
Çok insan tanıdım gıcık mı gıcık,
Kızmak istesem de kızamıyorum.
Özünü kaybetmiş cacık mı cacık,
Yazmak istesem de yazamıyorum.
Allah huzurunda bilmez kelamı
Ta asırlar öncesinden,
Geldi Zile Panayırı.
Davulcunun gür sesinden,
Geldi Zile Panayırı.
Biz de buna Deri! Derler
Uzaktan dağlara baktığım zaman,
Deveci Dağı’nda KAR görünüyor!
Şehirde sokağa çıktığım zaman,
Yollar insanlara DAR görünüyor!
Hamallar sırtında yükleri taşır
Baki sanma insan fani
Ne yiğitler vardı hani
Bana sorma neden yani?
Her bahar geldiğinde günüme gün katarım
Sen yanarken güneşte ben gölgemi satarım
Ağaçlar çiçek açar topraklar kavrulurken
Rüzgar denizden eser saçların savrulurken
Gönül Dergahı’nda kapıyı açtım,
Bir kerecik şöyle baktı gidiyor!
Sanki çarptı birden yanından kaçtım,
Kalbime ateşi yaktı gidiyor!
Dünya döner durur, bense ararım
Sohbet ayağa düştü
Ensemde boza pişti
Gözümün önü şişti,
Kaşlar tetikte bekler!
Üç ileri bir geri
Bu şehir kaç gece gizli ağladı,
Ben gördüm bunları siz görmediniz!
Bu sokak kaç gündüz kara bağladı,
Ben gördüm bunları siz görmediniz!
Gülmek istiyordu çocuk beşikte
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!