Gitme kal desen de uzak illere,
Yolcuyum yanında kalamıyorum!
Destan olsam bile her gün dillere,
Sözlerinden bir pay alamıyorum!
Bırakıp giderken sorma nereye?
Şair olsam mısra mısra
Şiirleri dizer idim.
Ressam olsam dağa-taşa
Yar resmini çizer idim.
Yazar olsam sayfa sayfa
Benim de başımda esecek rüzgar,
Fırtınası başka, borası başka!
Benim de evime yağacak o kar,
Gelişinden belli havası başka,
İnsan mesut olur gelince aşka!
Benim yüreğim de ateş yanıyor,
Tutuşur tutuşur KOR olur şimdi.
İçimiz de doğan güneş oluyor,
Kavrulur kavrulur BOR olur şimdi.
Dünya durmaz döner kendi kendine
Bülbülün yuvası dağın başıymış
Hastanın yediği zehir aşıymış
Aşıkın gördüğü yarin kaşıymış,
Ben yanarım,insan yanar,yüz yanar!
Dam başına çıkmış,yıldız sayıyor
Al al olmuş yanakların,
Neden deme susta dinle!
Bal bal olmuş dudakların,
Neden deme susta dinle!
Yiğidimi kimler astı
Gideceğim dersin çok uzaklara
Gitme uzaklara sözümü dinle!
Düşeceksin sonra sen tuzaklara,
Düşme tuzaklara sözümü dinle!
Bir yalıda kaldım içi boyalı
Aslımı sorarsan Tokat İli’nden
Zile’ye de yolum düşüyor bazen
İnsanın çektiği kendi dilinden,
Gönlüme de hasret düşüyor bazen.
Güneşi beklerim doğacak diye
Söylemeyin anneme buralarda garibim,
Garibin ekmeğini bölmek istemiyorum.
Bilenlere sorsunlar bu dünya da ben kimim?
Bu acılar içinde gülmek istemiyorum.
Ateşler de yanarken can bedende üşüyor
Vardım yaylasına koyun kuzular,
Göreceğim geldi yar seni seni!
Gün de üç yüz kere gönül arzular,
Göreceğim geldi yar seni seni!
Deveci Dağın da çiçek biçerim




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!