Yüreğin yoktu da,
neden açmak istedin
gönül bahçemde ey nazlı çiçek?
Bil ki; her insanın değil,
er insanın işidir sevmek!
Boynum sana kıldan incedir.
Ezel’de, ebed’de, elbet senindir.
Nadide aşkın hep kalbimdedir.
Zebun bırakma beni, güçlendir.
Esirge, bağışla kul’un beşeridir.
Ruh’um, can’ım, emrine amadedir.
Bu nasıl yargısız infaz,
Üstümde tonlarca enkaz.
Ne olur, acele edin biraz,
Gülüşlerim dondu betonların arasında...
Ne bir işaret, ne bir ikaz,
Seni sevmek mutsuzlukmuş, bunu bilemedim.
Her gece ben alem yapıp kafayı demledim.
Gem vurdum duygularıma, aşkı erteledim.
Seni sevdim seveli kendime gelemedim.
Seni beklemek umutsuzlukmuş, bilemedim.
Nasıl düştün aklıma, bilemezsin…
Sensizlik krizim tuttu gene, neredesin?
Saçlarımı yoluyorum, kafamı duvarlara vuruyorum…
Seni nasıl arıyorum, bilemezsin…
Seni nasıl özledim, bilemezsin…
"Sevda’yım" sevmeyi bilene!
"Söz’üm" konuşmayı bilene!
"Deniz’im" yüzmeyi bilene!
"Dünya’yım" yaşamayı bilene!
"Gülüş’üm" gülmeyi bilene!
Varsın ömrüm yolunda tükensin,
Sen yeryüzündeki kanatsız meleksin.
Yolum sensin, solum sensin,
Ben ömrümü sana adadım, bilesin.
Varsın eller Mecnun desin,
Bir gülüşüne bin ömür feda...
En güzel varlığımsın bu dünyada...
Sen dur, dünya dönsün etrafında...
Gülümseyen resmin hep başucumda!...
Seni anlatmak yıllarımı alır,
Güzelliğin anlatılmaz, yaşanır.
Bırak doyasıya seyredeyim!..
Gözlerin denizden aşağı mı kalır?
Yüzün güneş mi, yoksa ay mıdır?
Bir damla mutluluk için
Nehir nehir dolaştım…
Bir damla mutluluk için
Ben ne denizler aştım…
Bir damla mutluluk için
Okyanus'a bile ulaştım…
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!