On bir ayın sultanı, işte geldi Ramazan
Kutsal yaratmış an’ı, gerçek yazıyı yazan
İftar vakti gelirken, saracak bir heyecan
Bu imtihan meydanı, işte geldi Ramazan.
Boş çevirmez bir eli, dolar taşar her kaşık
Kibir sende, hava sende
Kim kaldı ki bak çevrende
Hiç de güzel değilsin be
Senin gibi, çok evrende.
Medeniyeti hor işlersin
Varmak için uzun yollar yürünür
Uzaktan bakınca duman görünür
Kış gelince beyazlara bürünür
Dağlardaki benim yaylam ne güzel.
Ovasında çayır, çimen bol olur
İçli Köfte
Her zaman aklıma düşer
O pişerken sabrım taşar
Yiyeceğim üçer beşer
Yerim seni içli köfte.
Konuştukça neşe saçan
Söz’ün beni öldürecek,
Her gülüşte güller açan
Yüz’ün beni öldürecek.
Mutluluğa ışık salan
Bana seni anlat, anlat ki
Aklım mülteci gezmesin semalarında
Adın firari olmasın dudaklarımda
Yaşa benimle, günü bende yaşa.
Tanıyamadığım bir duygu bu
Seher vakti çıkıp geldim vefasız
Başucunda çiçek açtı neyleyim
Deli gönlüm sen olmadan pervasız
Yar sineme yara, açtı neyleyim.
Şu diyarda ondan başka kimim var
Bayrağı sen taşıdın şerefinle, şanınla
Korursun vatanını, namusunu canınla
Yazacağız tarihlere, şehidim kanınla
Her savaşta yeniden canlanırsın sen oğul
Şehitler ölmezmiş, hiç üzülmem ben oğul.
Demokrasi derken, kurdun saltanat
Birazda mazluma, olsan kol, kanat
Aldatma milleti, gerçeği anlat
Gerçekle yüzleşmek, zor Reco ağa.
Ergenokon, balyoz, elde buruştu
Çek elini vatanımın üstünden
Gezdiğin dağlarda yakarım seni
Sabır ettim senelerce sustum ben
Kulağından tutup, yıkarım seni,
Düşmanlarla tuttun işi pişirdin




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!