Sığın yüreğime darda kaldıysan,
Yüreğim tenine kalkan gibidir.
Buzlar arasında, karda kaldıysan
Isıtır yüreğim; volkan gibidir.
Yüzün andırıyor sedefi, gülü,
El verdin, kol verdin, ağız, dil verdin,
Allahım ben sana şükretmez miyim?
Etten bir beyinle ödüllendirdin,
Allahım ben sana şükretmez miyim?
Hemen duyuyorum bir tek ses gelse,
Benim, kulaklarındaki çınlama,
Benim, hançerendeki hıçkırık,
Güzel gözlerini bürüyen sis,
Yanaklarına süzülen yaşlar benim.
Benim, açık pencerendeki tülleri şişiren rüzgar,
Seni hüzünlere salan sonbahar,
Kıldan ince, kılıçtan keskin Sırat ‘lar üstündeyim,
Çekilip alınmış elimden bilcümle düzlükler,
Canımın bedenimden çekilip çıkarılması gibi bir şey,
Dört bir yanım uçurum, altım cehennem,
Koparıp atma derinlerdeyim yaşamla aramdaki bağı,
Yapışmışım ellerimle bir karasevdanın eteklerine,
Sevgi bir sorun olmasın aramızda,
Dünyada o kadar çok sorun var ki;
Dünyalar kadar inan ki.
Doğmak bir sorun,
Büyümek sorun,
Yaşamak, var olmak, sağ olmak sorun,
Uzat ellerini uzaklardan, ben tutarım,
Ben duyarım, sen söyle şarkılarını,
Sezerim hafif hafif soluklar aldığını,
Yürüdüğünü uçar adımlarla buradan şuraya,
Güldüğünü, ağladığını, yaşadığını,
Çünkü sen benim hem dışımda, hem içimdesin,
Ava gidip dönmeyen var,
Dua edip ummayan var,
Nazar edip görmeyen var,
İnsanların içersinde.
Kimindeki kulak sağır,
Ufuklar yine yandı tutuştu
Yanıp kavrulan yüreğim gibi,
Deniz yine kaldı kızıl alevler içinde,
Orman yine yüreğimin yangınlarıyla baş başa, imdatsız,
Yine seninle düştüm tükenmeyen yollara anam-babam,
Sen atlı
Ben yine yalnız kaldım bayramlar içinde,
Yine sisler, dumanlar arasında başım,
Yüce yüce dağlardan düşüyorum,
Yüce yüce kayalardan
Yerlere.
Duygusuz akşamların biryerlerindeyim
Ekmek zırh giyinmiş, elinde gürzü,
Unutturdu bize sünneti, farzı,
Peynir uzaklardan göz eden dürzü,
Demesek olmuyor, desek olmuyor.
Zeytin çoktan beri görünmez adam,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!