Neden çöker bu sensizlik gülle gibi, yüreğime?
İndimde neden iğneli fıçılara döner bu geceler?
Neden sabrım erir tükenir mumlar misali karanlıklarda?
İki ayağım neden girer gider bir pabuca?
Neden dünyanın ıssı-bucağında seni arar dururum
Kayboldukça?
Körpecik aşkımız sanki bir çocuk,
Dudakları sanki dudağımızdan.
Eli ellerimiz, gönlü gönlümüz,
Toprağı alınmış toprağımızdan.
Konuşur, oynaşır ellerimizde,
Gündüzleri az da olsa dayanabiliyorum ayrılığına,
Geceleri, sorma; kanlar kusuyorum,
İçimde rüzgarlaşmış bir hız sana gelmek için,
Ağlamak için yağmur gibi bir hazırlanış,
Yüreğimde engellere doğru
Bir tırmanış,
Başkasının fikrine
Kurban ettim aşkımı.
Elalemin keyfine
Kurban ettim aşkımı.
Yük olmuştu gözyaşım,
Yesem de olur, yemesem de;
aşa-ekmeğe doymuşum.
Uyusam da olur, uyumasam da;
kanıksamışım uykulara.
İçsem de olur, içmesem de;
doymuşum içkilere.
Çiçekli bahçeler yine mi sensiz?
Yine mi yamaçlar kimsiz kimsesiz?
Seni özlüyorum ağızsız dilsiz,
Özlemden ömrümce kurtulamadım.
(ISLAK RÜZGARLAR isimli hece şiirlerinden > 60/100)
Nedendir seni anımsıyorum
Dalgalanan sapsarı başakları görünce,
Nedendir denizda ay belirince,
Nedendir mutlu anımda, dar günümde
Nedendir sanki
Kendime bakıp seni seyrettiğim
Yolda tanımadan geçip gidince
O an bakışların ele benziyor.
Öfken nehir gibi kayalıklarda,
Gülmen köprü yıkan sele benziyor.
Saçların pırıltı almış denizden,
Her şeyi yitirdim yıllar içinde,
Bir aşkım, bir kalbim, bir de yarem var,
Hayatım tükendi yollar içinde,
Ne bir çıkar yolum, ne de çarem var.
Yüreğim şamdanda pıtırdayan mum,
Kapalı sana karşı bahtım, n ‘eyleyim?
Güvendiğim tüm dağlara karlar yağmış,
Güvendiğim tüm geçitler tıkanmış,
Yollarım taşlı taşlı, kesekli kesekli,
Güneşlerim çamur çamur, balçık balçık,
Ne gündüzlerimde tad, ne gecelerimde lezzet,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!