Allah ‘ım bir aş ver bana
Bittiğini görmeyeyim.
Mutlu kılayım ben beni,
İsteyüben bulmayayım.
Bol gelirli eyle beni,
Ne erkek yürekmiş benim bu yüreğim,
Ne mert yürekmiş,
Ne sabırlı yürekmiş,
Bunca yıldır of bile demeden direnmiş acılara.
Görmüş; gördüğünden,
Sevmiş; sevdiğinden,
Meğer mangal gibi bir yürek varmış bende;
Of bile demedi başıma yağan çileler yağmuruna,
Kemiklerime işleyen sızılara,
Bitip tükenmek bilmeyen gözyaşlarına,
Eni-boyu belli bile olmayan azaplara,
İki yakası bir araya gelmeyen ayrılıklara,
Ağaran saçımın aklarındasın,
Gümüşe dönmüşsün şakaklarımda.
Ben inkar etsem de sen farkındasın;
Adın feryat olmuş dudaklarımda.
Dudaklarım yanık, yüreğim yanık,
Dervişliği bilene
Yüreğim feda olsun.
Derviş gibi sevene
Yüreğim feda olsun.
Dil çok kolay döndümü,
Dün gece rüyamda nasıl mutluydum,
Ne çorbalar gördüm, eyleşti gitti.
Mercimek, tarhana, şehriye, ezo
Kaseler içinde söyleşti gitti.
Çoban salatalar cacık yanında,
Denizde yelken açmış gibiyim ufuklara,
rüzgarlara kapılmış gidiyorum pupa yelken,
vakit geç olmuş veya erken
umurumda bile değil son günlerimde,
bir büyük karasevdanın ateşidir yanar durur yüreğimde.
Ne yana gidersem gideyim, önemi yok;
Ben bir yorgun dervişim,
Dar dehlize girmişim,
Gönül verip sevmişim,
'Hu' deyip düşünmeyi.
Seccadem var gerçekten,
İşte yine sarılıp sarmalandım alacakaranlıklarla,
İşte yine gömüldüm akşamlara, mezarlara gömülür gibi,
Kapandı bilcümle kapılar merhametsizce yüzüme,
Işıklı perdelerin ardında kaldım işye yine,
Yine ıssız sokaklarda bir senin hasretindeyim,
Şikayetim yüreğimde,
Yine aklıma düştün, anam-babam,
Olanağı mı var ki; aklıma düşmeyesin
Akşamlar böyle inerken sarıçam dallarına,
İnsanlar evlerine böyle çekilirken,
Güneş bir beşibirlik gibi denize gömülürken?
Olanak mı var ki; aklıma düşmeyesin?




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!