Ne gaflet, bakmaz ağlar ağlanacak haline;
Ağlar gelmiş geçmişe, bakmaz istikbaline.
Gözyaşı; ne kederden, ne dertten ne de yastan...
Gözyaşı, gözü, gönlü silmek içindir pastan…
Bir nesil istiyorum;
Yürekleri pak olsun,
Alınları ak…
Bir nesil istiyorum.
Açsın ufkunda şafak.
Fatih Sultan Mehmet Han, müstesna bir handı O.
İstanbul’u fetheden muhteşem sultandı O.
Büyüdü bu başkentin büyülü rüyasıyla,
Yıllarca bu sevdanın ateşiyle yandı O.
Sen ki yurdun bağrından çağlayan bir ırmaktın,
Nice bulanık çaylar bozamazdı tadını.
Sen ki asırlar boyu okyanuslara aktın,
En görkemli zirveler unutmazdı adını.
Doğdun Anadolu’nun yemyeşil dağlarından,
Söner ışıkları kalp sarayının,
Mermer sütunları yıkılır ruhun,
Düşer kanatları düşlerin yorgun,
Kararır mehtabı gönül ayının,
Söner ışıkları kalp sarayının.
PALANDÖKEN’DEN BİR ESİNTİ
Esiyor bir gür esinti vatana,
Palandöken Dağı’ndan…
Dağılır hamiyet ruhu cihana,
Dadaşlar otağından...
Zeminin kesiştiği, zamanın durduğu yer…
Nice cihangirlerin hayaller kurduğu yer…
Altından bir kemerdir göğsünü saran surlar,
Parlar ufuklarında ihtişamlı asırlar.
Açılır sonsuzluğa şafaklarında zaman,
Bir büyülü rüyadır gün batarken asuman.
Yükün ağır olsa da, tahammül edip taşı;
Öyle sabır göster ki, çatlasın sabır taşı.
Nisan 2005
Meşhur Sultan Süleyman büyük hükümdardı O,
Şöhreti asırlara hükmeden hünkârdı O.
Mohaç’ta haçlıları serdi bataklıklara,
Avrupa’yı titreten kudretli serdardı O.
Sanma bağ bahçelere her sabah yağan kardır.
Sanma çiy taneleri donmuş birer buhardır.
Kim bilir hangi puslu, serin geceden kalmış;
Hangi mahzun kalplerden dökülmüş damlalardır.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!