her şeye pervasızca göğüs geriyor gözlerim
karmaşık mücadelenin kaderine ilişkin bir uyku
önsezilerimi onursuz kılan karanlık
en çetin iradeleri bile parçalıyor
geçtikleri yollara beyaz taşlar bırakan
bize bahşedilen hakiki güzellikleri bir bilebilsek
gerçek anlamda düşünme gücümüzü kullanabilsek
o sayede kendi varlığımızı tamıtamına tanıyacak
bu yüzden tatacağımız lezzete de doyamayacağız
bazen hastalanıyoruz ,keyfimiz olmuyor
bir rüya görelim
önce yumalım gözlerimizi
uyuyalım, uyuyalım…
ruhumuzdaki bütün kinler,
nefretler, düşmanlıklar
arınıp gidesiye kadar uyuyalım…
Hasretinden yüreğimin yangınlara dönüştüğü sevgili
Sana düşkünlüğüm arzuları tutuşturan ateş misali
Seni övmek mi ,ayıplara amade beşer sözlerle
Belki şefaatine vesile ismin ,
günah deryasında şu acizin
Lal dudaklının kurtuluşuna çare belki de bir teselli
sabah ezanı okundu
Rahmanla konuşmanın vakti şimdi
camı açıp güneşi içeri alma anı şimdi
şahsiyetimin bütün girinti ve çıkıntılarına
canlı hayatın seslerini
tüm şehri bütünüyle
içimizde bambaşka bir his
bambaşka bir heyecan
akşam yemeğinden sonra gecenin saatleri başlar
yürürüz gecenin bir arka sokağında gizlice
sabaha değin
gül bahçemin solmayan gülü gül kokunu özledim
sinemi aşkının sırrına muhatap kılmak isterim
hilali olur musun karanlık gecelerimin
salat -ü selam sıcaklığında
sensiz geçen bu soğuk mevsimlerde
gönül sürurum, manolyam
sonbahar sisli bulutlarıyla raks edip geçiyor ömrümüzden
eylül, hazan yapraklarını serpiyor üzerimize
nazlı bir sabahın koynunda ılık yağmurlar düşüyor gönlümüze
vakti gelir hikmet ummanında yeniden doğarım
olgunlaşırım manevi bir ateşin içinde
kendimi aşarak
bir fikrin gövdesinden
koca bir davaya adanıp
yok olurum
hep aynı mevsimler hep aynı manzaralar
sakin bir derviş gibi geçti yıllarım
anladım ki ilk yolculuk kendi içinde olmalı
yakın gözüken menziller ne kadar uzakmış meğer
badirelerle dolu ne yürüyüşler bitti
saçlarımda ki beyazlığı hesaba katmazsak eğer
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!