Beni sıkı tut anneciğim,
Sarıl bana, beni bırakma.
Rüzgarın sesi korkutuyor,
Beni rüzgarlara bırakma.
Al beni kollarına anacığım,
Şimdi söyle,
Şimdi anlat,
Yarın geç olur,
Anlamalıyım.
Yüreğini aç,
Şu incecik akan pınarın,
Suyu sana bana yeter.
Hakir, hor görme yolcu,
İçen olur, geriye bakar.
Her şeyin azıdır kanaat,
Ne yazık ki, bizlere masal gibi anlatıldı Tarih.
Bir kulağımızdan giren, diğer kulağımızdan çıktı.
Uğruna, can evlatlarımızı verdiğimiz Vatanın,
Tapusunu, neden biz Malazgirtte unuttuk?
Bir zamanlar yedi cihana sığmazdı bizim ecdat.
Bırak şu insanları kendi haline.
Alışkanlık işte, bırakamıyorsun.
Bağımlısı olmuşsun nefislerinin,
Hızlı hızlı düşünmeden çekiyor,
Yavaş yavaş bitiyor, ölüyorsun.
İçindeki tütünü kurutamadın hala,
Bir tek, Nefissin işte!
Sadece, bir tek nefes!
Rüzgarla karşılaşsan,
Herkes içine çekerde,
Kimse seni hissetmez.
Sırtımı dönünce yüzüne,
Senden ben ayrı düştüm.
Derdim bana hayat verdi.
Lalem ile hemhal oldum.
Ağaçta solan yaprak idim,
Kır çiçeğim nazlı beyaz papatyam,
Sen unutsan da seni unutmayacağım,
Tutamadığım dokunamadığın ellerini.
İçime çektiğim hava,bana hayattın,
İçmeye doyamadığım suyumdun.
Sen bilirsin demişse sevgililer,
Aradaki herşey birmiştir artık.
İki dudak arasına sıkıştırılanlar,
Ayrılık şiirinin son demidir artık.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!