Sözüm sana ey mah yüzlü dilber,
Sems-i cemalinde bana da yer ver,
Acını, lütfu inayetinle yaşat bana,
Senden gelen her derde deva sensin,
Ölmem vuslatında bir teselli,
Yaşamam kalbimin şikestesi.
İt misin, değil misin?
Karar ver,
Kimlerdensin sen?
Ağzında salyan var,
Kuduz musun sen.
Sürekli kaşınıp durursun,
Biz bir Kadir gecesi,
Allahın izniyle,
Ruhlarımızı nikahladık.
Bir Kadir Gecesi,
Ayrıldık,
İyi, iyi olana,
Güzel, güzel olana,
Zengin, zengin olana
Fakir, fakir olana,
Az, az olana,
Çok, çok olana,
Ömrümüz sona ermeden de,
Bizlere nice umutlar doğar.
Batan elbet de umut değildir,
Her gün, tekrar tekrar doğar.
Fecri aydınlatan ay sanırsın,
Umarsızca,
Atılan bir taş,
Değince,
Canımızı acıtır.
Ateş,
Dokunduğumuzda,
Masumduk biz,
Sonsuzluk,
Bize bir elma
Olarak,
Sunulana dek.
Ve alıştık biz,
Kış geliyor korkmayasın
Pencerene kar yağacak,
Soban sımsıcak yanacak
Üstünde su kaynayacak
Kış geliyor korkmayasın
Ateşi doğuran masum kıvılcım,
Bir evi tutuşturana kadar iyidir.
İyi olan ne varsa bu hayatta,
Biz iyi olduğumuz sürece iyidir.
İnsanlık dedikleri şey bu kadar mı ucuz?
Çıkar ve menfaat için biçilmeye hazır tarla.
Hakettiği değer, menfaat için savaş mı?
Elinde, demirden çok soğuk bir keleş,
Emri verenler insan mı değil, ateş, ateş,
Barut kokar, cesetlerde ölüm çiçekleri.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!