sen hüzünlesin belki, belki hüzünlerlesin;
ben, her zaman kendine yarılan bir uçurum;
bir öğle sonrasıdır, kimse yok, kendi sesin
sana âşinâ gelir: ‘bir yerden tanıyorum! ..’
kim nereden bilecek o sesi, yaz gününde?
yaz, bir düğüm demektir, bu yüzden durup durup
acının vergisini verdik, gülün haracını ödedik
hüznü demirbaş defterinden düşmeye geldi sıra
sen ki eyvan ağıtlarda
sürekli ve ahşap bir gülümseme gibi durdun
gözlerin bozkırdan devşirme
yolların bozgundan derlenmiş
size bakmanın tarihi! siz
bir gonca kadar kendiliğinden
yazılmış olmalısınız
derin, korkunç veergen
kalbim, sevdalara sığmayan kalbim
bir dağı içeriyor geçerken
Yalnızlık bir tarihtir ikimiz
Dururuz odalarda bir giysi gibi
En kalın soluklarla çekiyor ipi
Kim bilir kimlere kalmışlığımız
Yalnızlık bir tarihtir sen misin
Döner kapılardan girip çıkardı
Tıka basa kuşla dolu bir adam
Ha dese ölümsüz olacakken tam
Tezgah kurup kuşbazlığı yeğledi
Yemeyip içmeyip cimri kerata
bir gece Çölemerik üzerinde
bakir bir bilezik gibi hilali
gördü
ezik çiğdemleriyle Elazığ
acı dağlarıyla Ergani
dersim Pülümür, horasan
3. torlak kemal
kıs, dağların kürkü
gibi kış
gece midir düsen dal?
sen ey böğürtlenlerin
En çok yanılgısı başkaydı benden
Bir suya çalardı saati
Gümüş köstekli bir aksam vakti
Karardı solukları göğü görmeden
Kraldı yaz dönüşü sürgünden
‘nereus kızları tıpkı toprak gibi,
su gibi, güneş gibi yaşarlar. Onlarda
yazın ışıkları etle deriye dönüşür’
Marqueite Yourcenar (Doğu Öyküleri’nden)
Açılır gecesi inançsızların
Tanrı sari bir çiçektir
Ormanın içinden atlılar
Geçerken çocuklar ölecektir
Denizin gözlerinden tuzlu
Kollektif bir metindir yeryüzü her yazı şiir o metnin bir parçasıdır
Ben hilmi beyin kalabalık sonnet şiirini çözümlemek istedim yardımcı olabilcek var mı satır satır ve anlamsal olarak olaya baktım ama çok kapalı bir şiir anlam çıkaramıyorum
Ben hilmi beyin kalabalık sonnet şiirini çözümlemek istedim yardımcı olabilcek var mı satır satır ve anlamsal olarak olaya baktım ama çok kapalı bir şiir anlam çıkaramıyorum