Zahidler takva ister,berduşlarsa meyhane,
Bu gönül neyi bekler,ne bilsinki divane.
Aşk şarabı içmemiş,kıldan köprü geçmemiş,
Kendisinden habersiz,anlamazki avare.
Gönül uçsa kuş değil,cahil kalmış hoş değil,
Bu gün;
Aylardan ocak,
Günün yirmisi.
Serçe kuşları koşturuyor,
Say ki,
Kırların efendisi…!
Hayat sana bitmez diye,
Bakıyorken geçip gittin.
Aşk şarabı içmez diye,
Sanıyorken içip gittin.
Çocuk olduk yana geldik,
Ben şaşmam diyerek dolaşma sakın,
Bir gün kara sevda vurur başına.
Poyrazın talanı ölümden yakın,
Karışmaz kalplerin iç savaşına.
Aklın bulutlara doğru yükselir,
Sana vurulmuşum gizlesem bile,
Kuşlar sevdiğimi ihbar ediyor.
Aynı sokaklarda gezmesem bile,
Puştlar sevdiğimi ihbar ediyor.
Gözlerin gözümde şimşekler çakar,
Caddesinde yürüyorken,
Ihlamurdan koku sandım.
Gelincikler gülüyorken,
Gökten yağan dolu sandım.
Birde baktım selvi boylum,
http://dusunceuretelim.blogspot.com
Beş yıldızlı oteller iftarlara doymuyor,
Yaptığımız dualar yerine ulaşmıyor,
Müslümanlar açlıktan ölsün dursun bakalım,
İhlas yoksa dua da,Tanrı bile duymuyor.
http://dusunceuretelim.blogspot.com
Bu akşam rüzgar,
Karayelden esiyor.
Sesim yaprak gibi,
Tirim tirim titriyor.
Biri fetva verir haram parayla,
Mekke’ye Kabe'ye gidilir diye.
Diğeri şaşırıp söyler hışımla,
Kim demiş kurban da kesilir diye.
İki hoca iki fetva buyurdu,
http://dusunceuretelim.blogspot.com
Şeytan; aşk şarabından iki kadeh içseydi,
Feleği şaşar, Allah der, ibadet ederdi.
Kul hakkıyla beslenen, zemzem içen münafık,
Senin gibi yaşayan tüm melunlar geberdi.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!