Kara kediler uğursuz olur dedi kadın.
Okul bahçesinde doğuran kediye bakıp
Uğursuzdur, uğursuzluk getirir.
Kantinden iki karton kutu kapıp getirdi hademeler.
Birini açıp altına serdiler.
Ay yanacak bulutlara varanda.
Küreklere asılacak gece.
Küçüksu'da, Çamlıca'da, Beykoz'da.
Şavkı vuracak yıldızlar ay demir alanda.
Karlı olur bizim dağın yaylası.
Nazlı olur köyün civan kızları.
Sevda çeken gönül bir de cabası
Aşk depreşince seyran olur duldası.
Bağa vardım; çökmüş kagir hogulu.
Tomurları arsızdı mart güneşinin
Ve gönlümde kayısının
Çiçeğe durmuş sureti.
Sabaha karşı dört suları.
Bir kedicik pencerede.
Söyleyecekleri mi var,
Susupta sineye çektikleri mi!
Yanık Efe öyküsü var serde.
Hayal kurmayı bıraktım, çok zaman önce.
Daha az uyuyorum mesela
Tek öğünle yetiniyorum.
Kıyafetlerimi dahi özensiz seçiyorum.
Saçlarımı taramadan sokağa çıkıyorum.
Görmeden de sever insan.
Ellerini tutmadan,
Katığına aş yapmadan.
Turunçlar çiçek açarken gel.
Şu korona günlerinde
Külliyen alışverişte millet.
Hani okula yeni başlayan
Talebeler vardır ya
Çöp kutularının başlarında
Yeşil gözlerin, o latif sözlerin var ya!
Bir ömür sakladım seni ruhumda.
Bakışların var ya; vurdun, susamıştım aşka!
Ne sen bildin beni, ne ben, burada sılada.
Güneş vurdu pencereme, ay çekildi,
Rüzgarların dalgalandırdığı sahralar ne güzel.
Bir güvercin gerdanı gibi bekler durur ömür,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!