Yinelerim dudaklarından dökülen sözleri,
tekrarın mucizesi daha iyi yapar beni.
Beraberde söyleriz zamanla, bayındır
ülkemiz kurulur gibi. Öykülenir yaşamları,
şiirinde konusudurlar. Algılarım yerlere
dökülen hayatlarını.
Başkaları yazgımız olmuşsa,
birbirine geçmiş ilişkiler ağında
çırpınan balıklar gibi direniriz.
Boyuneğdiğimiz yerde fırsatlar türetiriz,
el verir, baş koyar, gene diriliriz.
En zayıf nokta belirginleşir,
ötekinin bakışları altında ve
gülüşlerin solduğu yanaklarda.
Tedirgin bir bekleyiş, kıymetli
bir tereddütle beslenmiş.
Uzaklara dikilen gözlerde
Sessizliğe çağrılı gecede
hareket mukavetmiş.
Bulutlar inip de öpse,
dinmez kaygılar,
ürker gece bile.
Taktığın kanatlar taşımaz,
Bizim sokaklar belalıydılar,
ben çocukken.
Binlercesi dolaşırdı,
saldırgan ve serttiler.
Tepeden tırnağa erkektiler.
Yıllardır denize girmedim, daha yıllarca girmesem de olur.
Ne içinde insan barınmayan karanlık derinlikleri, ne tenime
ürperti veren yüzmesi. Ama, kentimin her köşesinde karşıma
çıkan deniz hep mutlu etti beni. Bazen enginliği, bazen kıyılara
vururken bıraktığı sesi; fırtınası, yelkeni, gemisi.
Deniz umutsuz gecelerimin gönendiren simgesi.
Kıpırtısız çöken;
alınlardan alanlara
taşınan parıltı.
Duyulur ağır sarkacın
vuruşlarından, bir saat
gelmeli, çekilmeliyim.
Bu ezgiyi kaç kişi çalıyor,
ben birini duydum, diğerleri nerdeler.
Yasakmış bütün sesler,
size verilenle yetinin diyorlar.
İnen çıkan görüntüler kör ediyor
gözlerimi. Ama, beynim yaprak
Dil aşan yarıklardan sızdım,
saflığında bunalan algım.
Yeni doğan bebeğin
gülüşünde ısındım,
bu enerji yaratan,
kendine açılan alan,
Alemde sanki kendiliğinden gelir bahar,
kat kat cisimler, akışkan, geçirimsiz.
Zeminler zemin arar.
Bir yel eser, dağılır çevre, yapraklar.
Toplanır, toparlanırız.
Bütün bilgiler savrulur,
Daha insancıl, merhamet, öykünme, takdir, tevazu, sevgi temelli seslenişleriniz samatya' da kemale erme yolunu işaret ediyor, azizim.
Duyguların gerçeklerle karşılaşması, tokat gibi çarpan acıtmalar,sert toslamalar, ifadelerin acımasızlığı, edilenlerin başa getirdikleri, soğukda olsa yaşamanın çekiciliğini vurguladığınız ilk eserinizi kutlarım, bu uslubunuz artık sahne oyunu yazılması gerektiğini çağrıştırıyor.
Daha insancıl, ...