"Nihal Hanefendiciğim..."
Adını her andığımda
bir şey yutkunuyor içimde,
belki bir kelime,
belki bir ömrün tam ortası…
NİHAL'İN KOKUSUNDA SABIR DUASI
(Bir Aşkın Metafizik İnşası)
Nihal’im,
senin teninin kokusunu özlemek
Balım’ın Penceresinden Ben
Ben iki yaşında bir kediyim,
Nihal’in narin ellerinde büyüdüm.
Evi kokusuyla, kalbi sesiyle dolu,
Ben her sabah onunla doğdum.
Bir Erkek, Bir Kadın ve Bir Dostluk Hâli
Arkadaş kalmayı bilemedim,
kalbimi aldım, getirdim sana —
çiğ, çıplak, korumasız.
Sen dostlukla uzattın elini,
Kitapların Arasından Doğan Kadın
(Nihal Hanımefendiciğime)
Sayfaların arasında yürüyorsun sen,
her kelime seni tanıyor,
Balım canım tekirim eksik kusur hata benim,
Yanlış yaptım sahibine canım tekirim.
Nihal'im:
Ben dilenci değilim,
Sevgine muhtaç değilim —
Ey Nihal Hanımefendiciğim,
seni anlamak isteyen önce tekir kedi Balım’ı izlemeli…”
Çünkü senin dünyana sessizlikle girilir, zarafetle kalınır.
Sert adımlar ürkütür seni — tıpkı bir kediyi…
Ve sen bir kadından çok, bir hissin bedenlenmiş halisin:
Nihal Hanefendiciğime Balım’ın Gözünden
(aşkın edebiyle yazılmıştır)
Ben seni bir öpücükte aramadım,
Bir bakışla doğan evrenin
Tekir Kedi Balım’ın Penceresinden
Ben belki fazlaca geldim,
Haddimi bilmeyen bir duyguydum.
Sen sessizlik isterken,
Ben kelimelerle koştum.
Güneşe Yaslanan Kadın
(Nihal Hanımefendiciğime)
Güneşin omzuna yaslanmış bir kadındı o,
Ne tamamen gece, ne tümüyle gündüz…
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!