İHRAM GİYEMEYENLER
(Modern Tasavvufî Ağıt)
İhram giyemeyenler vardı bu yıl da,
çünkü bedenlerinde giyecek et yoktu.
Güneşin Saklandığı Ev
Kuzeyin soğuk rüzgârında
bir kadın yürür, iki valizle,
hasta kedisiyle –
bir yoldaş, yükü ağır,
İki Yolun Dervişi
Vaktiyle,
Uzakta çok uzakta diyarların birinde,
Bir genç vardı kalbi hakîkatle yanmış
Ne adı bilinirdi ne yurdu…
İNSANLIK ONURU VE SOSYAL ADALET BİLDİRİSİ
1. İNSAN OLMANIN ÖLÇÜSÜ
Bizler; doğmakla insan olunmadığını, insanlığın bir ahlâk ve vicdan meselesi olduğunu kabul ederiz.
İnsan; aklını kullanandır. Mantığa, bilime, fenne yakın durandır.
Ben bir köpeğim…
Her türlü köpekliği bilerek ya da bilmeden yapmışımdır.
Ama bilincim uyanır, iyiyi seçersem, İNSAN olurum.
Eğer birine zarar verdiysem,
İNSAN’ın Aynası
Merhametin kudretiyle yoğrulur gönül çömleği,
Vicdanın kandiliyle aydınlanır gecenin kıblesi.
İNSAN yürür derin sırların patikasında,
Akıl ve bilimle dokur kainatın tılsımını.
Sevgiyle atar bir yüreğin varsa,
Merhametle yoğrulmuşsa duan,
Saygıyla bakıyorsan insana,
İlgiyle, anlayışla, hoşgörüyle…
Birlik beraberlik, kardeşlik taşıyorsan
Sen giyinmişsin SEVGİ ELBİSESİ’ne.
Akıl ile başlar yolum,
Bilim ile açar kolum,
Fenle döner gönül dolum,
İNSAN derler bir can ise.
Sevgiyle yanar bu özüm,
(Semah / Nefes Formu)
(1)
Akıl ile başlar yolum,
Bilim ile açar kolum,
Fenle döner gönül dolum,
Acaba İnsan mı?
Nihali Tarzında, sadece biraz daha gündelikçe...
Annem derdi ki:
“Kim ki birini çirkin diye küçümsüyorsa,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!