Gönül hanemde biriktirdiğim
Değer verip büyüttüğüm
Beni ben yapan her şeyim
Kurabildiğim en güzel düşlerim
Bana ait renklerin tekmili
Kırmızının hası
Dalımı kırdı deyip rüzgara küsemezsin
Bir sebebi var onuda sen görmezsin
Şimdi senden kırılıp düşen o dal
Toprakta yeşerdi oldu narin bir fidan
Kuşlar kondu dallarına
Sincaplar dadandı saçaklarına
Zararım dokunmasın diye çektim gittim
Gittim ama o gidiş bana pahalıya mal oldu
Dünyam ziyan oldu duygularım kahroldu
Planladığım geleceğim mahvoldu
Ah Dağlar aman dağlar
Amansız geçer mi? hiç
Sevdasız zaman Dağlar
Ona sıkıntı mı ? sorarsın
Bu vefasız dünyada
Birini bırakır diğerine
Birgün mutlaka geleceğim
Diyerek gidenler gelmeyi
Gözü yaşlı kalanlar da gülmeyi
Sonunda mutlaka unuturlarmış
Bu nasıl iş bu nasıl dünya
Gönlündeki duygulara hakim olabilirsen
Bu şefkati bol munis bir arzu olur kalır
Ama içindeki duygu dizginlenemez bir hal alırsa Vazgeçilmesi zor derin bir tutku olur
Bu özgür duygu baskılandıkça hırçınlaşır
Burası acınası mazlumlar cehennemidir
Masumların umutlarının infaz edildiği
Bir mefkurenin peşinden çılgınca koşan
Kavruk yüreklerin demlendiği merkezdir
Büyük işlerden daha fazla haz bulsada insan
Başarmak neye yarar
Eğer o fotografta sen yoksan
İnsan vicdanı ile haksızlığa karşı durur
Hayat zaten anmakla başlar
Bir gün mutlaka bir şeyler hatırlarsın
Bazen bir uzun yolda
Yada bir bilet kuyruğunda
Tanıdık bir yüze rastlarsın
Bazen beklediğin sıcaklığı bulamaz
Deniz boşalıyor sanki nehrin ağzından
Dar sokakların ruhu üstümüze yıkılıyor bir yandan
Birer birer binalar çöküyor üzerimize
Can pazarında bir yol arıyoruz kendimize
Yalnızız biz bu sağır şehirlerde




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!