Sonunda bende ikna oldum artık
Gerçekler her zaman doğru değildir
Doğru zamanda karar vermek zor iştir
Bu her zaman mümkün olmayabilir
Gitme giden son trenin ardından
Sana bir gül vereceğim
Yüreğimin yettiği yerden
Yapraklarından fal tuttuğun
Çiçekler kadar kısa süren
Umutlarını bir kenara bırak
Kar kapladı ormanda her yanı
Kızaklarla hasta taşıyan atların
Zemheri soğuğunda burunlarından fışkıran
Buğulu nefesleri sanki tren dumanı
Kapıda kalma gülüm sen gel içeri
Yoldan geldin biraz soluklan istersen
Çektiğimiz hasretin dumanı olsaydı
Buralarda göz gözü görmezdi
Onu zirvelere uçuran kanadı olmasaydı
Kaya kartalı bu kadar görkemli olmazdı
Madenden şehre doğru yürüyen
Yorgun işçilerin adımları karanlık
Yürekleri ise ölümüne aydınlık olurdu
Gece koyu karanlık elbisesini giymiş
Yıldızlar lambalarını yeni söndürmüştü
Yokluk varlıktan üstündür
Hele bir çek de görürsün
İnancını da sınamış olursun
Yokluk insanı cesur yapar
Sevdanın arkasından gitmeyi
Sevip bu uğurda cefa çekmeyi
Yağmurundan ayrılmış bulut gibi verimsizim
Ne damlalarım kaldı nede nemim
Bir anda uçtu kurudu buhar oldu
Kirpiklerime sakladığım göz yaşlarım
Dökülemem akamam ağlayamam
Bu mevsimde bizim oralarda
Karda ayazda hayat acımasızdı
Üşüyünce zor olurdu dayanmak
Yorgan bile ısıtmazdı içimizi
Tek seçeneğimiz kalırdı
Kadim hayallerimizi yakmak
Bazen ay gecenin içine saklanır
Ortaya çıkıp görünmek istemez
Hatalarından kusurlarından utanır
Ben bu olanları çok iyi bilirim
Ama kimseye anlatamam
İnsanlar peşin hükümlü hemde şartlanmış
Özlem dolu bir bekleyişti benimkisi
Çok istedim ama olmadı
Gelmesi için günlerce gözyaşı döktüm
Ama bir türlü gelmedi
Bu saatten sonra artık gelmesin




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!