İsmini melekler fısıldamıştı kulağıma
Karanlıkta yüzün ay parçası gibiydi
Güzel kokulu sardunyaya pencerenin
Bir gecede meftun olduğu hiç görülmedi
Uykuyu unutmuş gözlerim karanlığın esiridir
Her şeyi kuşatan hiçliğin içinde yalnız kaldık
Acıları sırtta değil yürekte taşınırmış yeni anladık
Günler ayrılığı öğretirken biz benliğimizi unuttuk
Doğan her gün senden gelen bir sesti servetti
Küçük kırıntılara razı bir yaşamdı bizimkisi
Bir mütevazı mutluluklar yaratma sevdası
Çok yanlış limanlarda bekledik birbirimizi
Yollarımız bir buluştu bir ayrı düştü
Gönlündeki tatlı hayalleri kendine sakla
Acılarını ise benden yana gönder gelsin
Allahım sadakatsiz herşeyi bize yasakla
Günlerimiz bir başka güzel olsun istiyorum
Karanlığın derinlerinde kalan akıl firari
Tüm duygular özgür olsun
Sana dert anlatamıyorum bedia
Ben seni nasıl unutabilirim
Dudaklarının tomurcuk tadı halâ aklımda
Bakışların bir hercai menekşe kıvamında
O güzel gözlerin için bu ömür neymiş
Büyük sevdalar için ne cesur yürekler gelmiş geçmiş
Yakamozlar bir başka ışıldarmış aşk dile gelince
Göz kapaklarımın sürgülerini çektim ben bu gece
Yutkunamadığım bir yumruk gibi
Yüreğime oturacaksın biliyorum
Ama olsun ben yine buralarda olacağım
Seslendiğinde seni yine ben duyacağım
Bakış açısı zamanla değişir biraz da ilgi olsa
İnsan oğlunda hasletler bir hayli çoktur
Ama kendi düşüncesinde bir derinlik yoksa
Gerçekte taktire değecek bir şeyi yoktur
Kim bilir dedi yüreğim
Belki bu gara bir güzel gelir
Bakışı sana heyecen verir
Gülüşünden etkilenirsin
Belkide ondan çok hoşlanırsın
Merakla bekleyelim...
Her akşam bir taksi yanaşırdı ateş gazinosuna
Sarı saçlı sülün gibi Serpil abla
Bütün ihtişamıyla arabadan salınarak inerdi
Üzerindeki ateş kırmızısı elbisenin




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!