haydi seni şimdi davet ediyorum.
cebimdeki son parayla satın aldım
meydandaki saat kulesini.
saçımı ellerimle taradım
seni onun tam altında bekliyorum.
bir başka yörüngeye sakladım
beni benden.
korkularıma gülüp geçiyor şimdi aynalar.
mavi diyorum ellerimde nasılsa
birazdan yeşilde gelip konacak avuçlarıma
herşey daha güzel olacak,
kum saatimin kadranında kristallerdin
zaman ışıldardı bir başka türlü,
çeşm-i bülbül gibi yanardın, dönerdin …
hiçbir zaman saat başı olmaz
buçuklara kanaviçende renk vermezdin .
usulca adımla çatıya çıkan merdivenleri.
aldırma ortalığın toz duman olmasına
kiremitlerin arasından sızan
gün ışığından
bul yolunu.
ben bu dağ başında bırakmadım aldığım tek soluğu
nasıl gelirim senin her akşam ki sahiline diyordun.
sen gelemezsen canımın içi, ben alır getiririm sana
bir gün başına taç yapacağım dediğim yakamozları....
hiç bırakmadım ki şimdiye kadar ben güneşi elimden
bir masalın en kısa boylu cücesiydim
hep duvarların öte yanında açardı hayal çiçeklerim
bir masalın en kısa boylu cücesiydim ben
bulutlara erişir ama duvarları aşamazdı merdivenlerim.
çıkıp merdivenimin en üst basamağına
Sandım ki;
Rüzgar öyle geçti yanımdan,
Günesin yedi rengi,
At yelesi gibi....
Sandım ki;
devamında ben olmalıyım
yazdığın her şiirin.
ucu bana dokunmalı,
edeceksen eğer
edeceğin her küfrün.
ilk selamı senden
seni neden hep
giden bir vapurun güvertesinden,
saçların uçarken rüzgarın estiği yönden
ve ağlamak ister gibi yüreğimdeki kadın.
düşünürüm, neden.
bırakalım ölenler düştüğü yerde kalsın
biz yolumuza gene ağır yaralı
gene aç ve susuz
ve umutsuz
koyulalım.




-
Nur Tuna
-
Ertuğrul Söyünmez
-
Gülin Su
Tüm YorumlarNe kadar ben...ne kadar yürek...ne kadar yaşam dolu şiirlerinz...yüreğinize kaleminize hayran oldum şiir dostu...yaşanmışlığın her köşesinde duygularınız aksın bir ömür...selam ve saygımla
sen çok seviyorum Cevat çeştepe
şirlerinide
özledim seni geleceğim elini öpmeye
iyiki varsın hocam
...sevdiklerimizden ve okuduğumuz kitaplardan değildi uğradığımız ihanetler...duvarlarımızdaki yaralar sevgisi tutsak olanların ve düşüncesi korkakların ihanetlerinin izdüşümüydü...
....yaşam çizgisinin iki ucu arasında bir merdiven çıkar ya da ineriz...doğuma veya ölüme doğru..etrafımıza ördü ...