Dudaklarının kıvrımından akıyorum gamzesine
Saçlarından kayarak o gizli ensesine
Hayal meyal yankısıyla hasretim sesine.
Dolunaya eş buldum bembeyaz teninde
Dalgasal yürüyüşüyle uçarken
Onda olmuş, Onda bulmuş; sende kaybolmuş hilâl,
Tüm bu fikrin, tüm bu hissin; hem de cisminlen Bilâl.
Onca yol var, şer hayır var; seçtiğin olsun helâl,
Tek sözünden, Hâk yolundan dönmeden öl sen Bilâl.
Kurtul dallanmış duygularından
Bulutlara değecek başın
Uyan tereddüt uykularından
Bir yola gir, sağa sola dön
Kaç tezat çalkantılarından
Düşündüğünü söyle, söylediğini düşün
Dimağı, göğsü, yurt aşkıyla yanmış,
Al kanıyla şu gök kubbe boyanmış.
Sarp kayalıkta raks ediyor bozkurt,
Bize ay yıldız sancak, bu yer gök yurt.
Gözleri temren, kaşları gergin yay,
Sene iki bin yirmi üç, kanlı bir ekim ayı
Elbet olur hesap günü, kanlı bir hasat günü
Gözünü yeni açtı bebek kapattılar gözünü
Cennet kokan bebeğin kan kaplamış yüzünü
Kız elinde ekmekle, kana boyanmış elbisesi
Geçiyorken tarumar, günlerin seyyâle,
Bir anına aşkın az çok heyecân katsın.
Bir mefkûre bul, canını ver bir hayâle,
Cânân’ı olmazsa cânının, sen sakatsın.
Bir yerlere yazıldı, yarın kaybolur adın,
Kanlı şehvetli ellere, kurban gittin kadın.
Birçok isim içinde, ismin iki üç kelime,
Yerde kalmaz kanın, elbet bulaşır elime.
Beni dinleyin, var söylenecek sözler,
Her cinayet bir medeniyet yıkmaktır
Medeniyet kadın
Kadın hayat
Hayata sımsıkı sarılmalı
Hayatın kıyısında kadın hayatları
Dinlemekle duyulur mu dünyadan sesler,
Kulak bilmez ki her frekansını dünyanın.
Kalbini aç, duyacaksın hülyadan sesler,
Damıtırsan ruhunla anlamını dünyanın.
Anlarsın canlanır tek bir ahenkle hevesler,
Yanakları temizliyor üstünden aşan birer damla,
Dudakları kurutuyor yakınlığın sıcaklığı,
Biraz olsun avutuyor ayrılığın ayazını,
Kuşlar yüzgeçli, balıklar kanatlıyken.
Esen rüzgar okşuyor saçlardan,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!