Tetik düşür dedi arkadaşım
Keşke dedim keşke
Tutukluk yaptı silahım
Hasret kaldım meşke
Uzun zaman oldu hedefi bulamam
Sene iki bin yirmi üç, kanlı bir ekim ayı
Elbet olur hesap günü, kanlı bir hasat günü
Gözünü yeni açtı bebek kapattılar gözünü
Cennet kokan bebeğin kan kaplamış yüzünü
Kız elinde ekmekle, kana boyanmış elbisesi
Geçiyorken tarumar, günlerin seyyâle,
Bir anına aşkın az çok heyecân katsın.
Bir mefkûre bul, canını ver bir hayâle,
Cânân’ı olmazsa cânının, sen sakatsın.
Bir yerlere yazıldı, yarın kaybolur adın,
Kanlı şehvetli ellere, kurban gittin kadın.
Birçok isim içinde, ismin iki üç kelime,
Yerde kalmaz kanın, elbet bulaşır elime.
Beni dinleyin, var söylenecek sözler,
Gözler yerde olmalıydı gözler her yerdeydi
Bir akşam kahvesi
Gözler artık sendeydi
Yine bir akşam ezanı sonrası
Gökyüzü kızılla mavinin arası
Her cinayet bir medeniyet yıkmaktır
Medeniyet kadın
Kadın hayat
Hayata sımsıkı sarılmalı
Hayatın kıyısında kadın hayatları
Dinlemekle duyulur mu dünyadan sesler,
Kulak bilmez ki her frekansını dünyanın.
Kalbini aç, duyacaksın hülyadan sesler,
Damıtırsan ruhunla anlamını dünyanın.
Anlarsın canlanır tek bir ahenkle hevesler,
Yanakları temizliyor üstünden aşan birer damla,
Dudakları kurutuyor yakınlığın sıcaklığı,
Biraz olsun avutuyor ayrılığın ayazını,
Kuşlar yüzgeçli, balıklar kanatlıyken.
Esen rüzgar okşuyor saçlardan,
Dil tutulur, ağız kurur, gözler de kararır,
Çiçek, ağaç hoş açar, bir gün elbet sararır!
Zaman namlı şefkatsiz, gelip geçer acele,
Ölümden korkmanın, faydası yoktur ecele!
Geçtim yedi tünel
Bitmedi aşılacak dağlarım
Hiçbir ansiklopedide olmayanları
Şairlerin kaleminde buldum
Dünya canavarca zıvanadan çıkarken
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!