Değişik, duyulmamış imgeler,
Ve gözümde iz bırakıyor rengarenk simgeler.
Sanki gökyüzünü boyuyor sevgi,
Ve deniz mürekkep olmuş sanki.
Bulutlar pamuk belki gerçekten,
Çatık kalmış kaşlarım
Yazılmış yazacaklarım
Söylenmiş söyleyeceklerim
İnatçı göz yaşlarım
Zemzem kuyusu içim
Hem derdim hem dermanım
Anlatmak istediklerim var
Anlamak istediklerimle
Anlatılsın istediğim
Tesir etsin kalplere
Bilinsin istediğim var
Turuncu
Sarı ve kırmızı
Uykusuz gözlerimin yurdunu
Ateşin renkleri sardı
Kaçak uyku
Karamsar mıyım ben yoksa
Adım attığım yer karanlıkta mı
Sular durulduğunda yağan yağmurun
Kapkara değil mi damlaları
Rüzgar estiğinde uçuşan yapraklar
Kara elmasla yatıp kalkmış gibi
Kaybediyorum
Güneşe perde kara bulutlar gökteyken
Yazlıklarıyla sahilde yürüyen
Kalbinin musluğu dolu dolu gözleriyle
Muhatabı kendi olan nefret sözleriyle
Şu siyah giyinmiş dalgın çocuğum ben
Sahip çıkmazsan toprağına, alırlar elinden
Bir ahenk yoksa eğer, herkes çalar bir telden
Gücünün yettiğini avlıyor her avcı ve de şeytan
Gözünün gördüğünü hak sanıyor, her ahmak insan
Perdeler kalktığında herkes görür gerçeği
Takdire şayan olan yırtmaktır o perdeyi
Bir nur yansır Kudüs'ün semalarına
Bir dil pâk eyler tüm karanlığı
Aksa'nın kubbelerinde yazılı
Kol saati devrime ayarlı
Selamını al devrimcinin
Akıl bırakmadı, elde var bir derin hülya,
Gözümün önünde sürekli bir güzel sima,
Gönül aptalın teki, akıl koskoca derya,
Bu güzel ay çehre nereden çıktı karşıma?
Ses ve ışık süzülüyor bedenler arası,
Oku! Oku ki varlık sırrını kalbine sarsın.
Oku! Okumazsan sen burada ne için varsın?
Oku! Oku ki öğren neden varsın ne ararsın.
Oku! Okumazsan zararsın ve neye yararsın?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!