Bedri Tahir Adaklı Şiirleri - Şair Bedri ...

Mazi derelerinin karanlıklarına,
Hayalen, seyahat edelim birlikte;

Kırk ve kırk beş yıllarının,
Kara-kara yazılan, hüzün sahifelerine …

Göklere sığmayan kitaba sığdı,
Geçmişi eğmiş de, büküp dolaşmış,
Okutan-okuyan belki de sağdı,
Savaştım demiş de, vurup dolaşmış.

Çıkarlar sağlanmış, masum kanından,

Behey kardeş bilir misin ben sana,
Hep devamlı dua eder dururum,
Kuzu ile kurdu getir yan yana,
İşte senden bunu ister dururum.

Ümit varım her halinden tavrından,

Para dedik makam dedik, ün dedik,
Kula kulluk, eder olduk arkadaş,
Menfaate secde ettik, din dedik,
Cennetten de mahrum kaldık, arkadaş.

Dünya için çabaladık, didindik,

Bir kıvılcım düştü kavdan, çakmaktan,
Ateş çıktı, alev çıktı köz çıktı,
Sarı yaprak, tütününü yakmaktan,
Her nefesten, duman çıktı, söz çıktı.

Her bir kadem, tepelere, yükseldi,

Gafletten bir çorap örmüşse başa,
Kaybolan, ömrünü, yıllarda arar,
Beğenmez kulp takar, sunulmuş işe
Tembellik ruhunu, ellerde arar.

Hele bir aylaksa, her geçen günü,

Arkama baka-baka, giderken ecelime,
Kalanlara şaşırdım, ölümsüz gibiydiler,
Acaba desem mi ki, şöyle birkaç kelime,
Mahmur-mahmur baktılar, çelimsiz gibiydiler.

Hâlbu ki gelirken biz; ağlayarak gelmiştik,

Giyotin düştükçe, tek-tek her başa,
İnsanlar insana, kurban edilir,
Sıkarsa dişini, şer döner başa,
Dövülür başaklar, harman edilir.

Elinden hiçbir şey, gelmese bile,

İlâhi hitabet Güzel’den gelmiş
Kelâmı kullara ulaşmış böyle
İnsanda fıtratı ezelden bilmiş
Nüzûlle sohbetler oluşmuş böyle.

Kendini tanıtmak istemiş Kadim

Bir lider bulalım, hükmünü versin,
Şu malı birlikte bir pay edelim,
Dürüstçe bir karar, verir mi dersin?
Bitmesi içinse, çok say edelim.

Şükürler olsun ki bölüştük artık,