Nisan yağmuru değil zam yağmuru yağıyor
Halkımızın feryad-ü figanı yürekleri dağlıyor
Ekonomik kriz nedeniyle nice aileler ağlıyor
Kimi, feryat edenlerin elini kolunu bağlıyor
Kimileri hortumladı, kimileri de hortumlattı
Güller içinde gördüm bir gül
Yüzünde vardı, güzel bir nur
Göz imasıyla dedi, biraz dur
Durdum ama yaptı beni kül
Yaylalarda su akıyor gürül gürül
Alır almaz acı haberi düştüm yola
Görenler lisanen dediler hayır ola
Lisan-ı halimden kimi anlamış ola
Dediler inşallah Rab’den şifa bula
Elimde çam sakızı çoban armağanım
Çözün şu ayağımdaki bağı
Kuş misali aşayım şu dağı
Isıtsın beni sılamın toprağı
Bayram yapsın gönül bağı
Bakın bugün anneler günü
Sema kaldırdı kalın perdeyi
Yeryüzü serdi güzel sofrayı
Güneş verdi muştulu haberi
Görseydin bahardaki neşeyi
Şairin kalemi kağıtla öpüştü
Bizim nesil çok çilekeş bir nesil
Ezilmekten oldu sanki de pestil
Değirmendeki tahıl misali ezildi
Ne evvelde ne de ahirde sevildi
Bizim nesil ekser ya öksüz ya yetim büyüdü
Cömertliği çoktur
Pratiği çok yoktur
Arkadaşlığı çoktur
Başka âşığı yoktur
Darılması çok yoktur
Bir rakamının tek başına, hiçbir kuvveti yoktur
Fakat yan yana geldiklerinde kuvvetleri çoktur
Sen ve ben ayrıyken anlamsız birer harf gibiyiz
Ama, yan yana geldiğimizde de her şey gibiyiz
03.02.2002-08.45
Bilseydi, hiç keser miydi ki o ağacı
Kestiği ağacın içine konmak ne acı
Bir de olursa, o ağaç ondan davacı
İhtimal en ağır cezayı verirdi savcı
Bilseydi, o toprağı hiç kirletir miydi
Sordum niye duruyorsun öyle durgun
Dedi ki, hayatta yedim sayısız vurgun
Çile çekmekten düştüm böyle yorgun
Dedi yaramı kanatmak için mi sordun
Sormaz olaydım bin türlü çile dinledim
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!