Bu gece uyumam zor olacak
Çok söz var darağacına asılacak
yanıtlanması gereken soru çok
İşgal altında kim ister
sevdiğinin elini bırakıp gitmeği kaçak
Hey gökyüzü aşığı elini ver
Üç kurşun kardeş üç kurşun
saplandı tedirgin yüreğine
Gören göz kan çanağına döndü
Düştüğün yerden havalandı üç güvercin
Ah nasıl da güzel durdu sende
kanatlarını örten gökyüzü
Bulutlar kendi gölgesini izliyor
Bolluk içinde yüzerken çağın irileri
binlerce çocuk bir kemik bir deri
açlıktan ölüyor Dünya’da
Afrika’ya bakıp gülümsüyor hançer
Aşk iklimini bulmadan
Kara yara kapkara
ortasında can çekişiyor kırmızı
ve içinde kötücül irin
incinmiş beklentinin kabuğunu yakıyor
Kısa bir hayatın kör dibine kurşun
bıraksan uçacak narin susuşun
Ah çocuk senin
ne büyük ellerin var öyle
sıksan suyunu çıkaracaksın fesleğenin
Bahçede gül ağacı endişeli
rüzgar ‘kış geldi’ şarkısını söyledikçe
titriyor bam teli
Denizin kıyısında bir kaya ol
seyreyle geçip giden gemileri
suda balıklar kardeşindir senin
eteğine topla ak incileri
söndür ağrısını zora düşenin
Canım fazla acımasa
öptüğün yere dokunacağım
Kırık dökük her şeyi sunacağım
kapımı ilk çalan olursa hazan
Kristal iksir şişesi bakır kaplı masa
eylül ayı toz toprak içinde
Kıran görmüş sözler külünü
düş çanağına koy şairin
Sarsılır gece gündüz şiirin
imge dalgasıyla gökyüzü
Dev makineler bir kitabı
Atlas duruşuyla çocuk
yarısı yırtık bir mutluluğun resmi
ağzındaki çığlık
kabına sığmıyor bak
uçurtma salınırken
gözlerinde sevinç pupa yelken
Bilmediğiniz yaşamadığınızdır anlatamam
gerçeğin gölgesinde çürüyen iktidarsınız
Gözleriniz bir çocuğun küfrü kadar hoyrat
elleriniz yalnız ve o kadar rahat
dokunur mahreme söküp atamam
Acıma tuz basarsınız
'Zengin siyasi ve sanat yaşamını yakından izlediğim Babür Pınar'ın dolu dolu yaşamasına rağmen; abartısız, öne çıkma gayreti olmayan ama bilge ve yoldaş duruşuyla hep önde olan tavrının içten yansıyışı şiirlerine hayat veren. Sade ama etklili. Sakin ama devrimci... Ateşin hiç sönmesin usta..... '