Sana göre kapkara,
Sıradan, küçük bir şemsiyeydim
O renkli, kocaman plaj şemsiyelerine göre...
Bütün yaz onların altına sığındın sere serpe...
Oysa yağmurdan koruyan tek bendim,
Yaz bitince mi aklına geldim?
Hiç Pazartesi sendromum olmadı benim,
Ve Cuma akşamı rehavetim…
Henüz doğum travmasını atamamışken bedenim,
Zaten iki günden ibaret hayatım;
Her akşam uyuyunca annemin karnına dönerim
... Her akşam Cuma,
Akıllı bir kadındın,
En çok buna hayrandım
Pek çok şey biliyordun,
Dünyayı anlıyordun...
Ama bana gelince
Aniden aptallaştın,
Güzel gülüyormuşum, öyle diyorlar...
Beni öpeli beri,
Dudağıma senin gülüşünün yapıştığını bilmiyorlar...
Attila Şanbay
Leyleğin ömrü lak lak, benimki de o misal;
Hep yazdım, hep söyledim...ama nereye kadar?
Şimdiden sonra beni, senin varlığın paklar
Dikkat et, tüm sözlerim içinde seni saklar
Sana inanmasaydım, bunca şeyi yazmazdım
Bu bakışı bilirim, gidenler böyle bakar;
Henüz söylenmese de veda gözlerde başlar
Hüzünlü birkaç damla önce içine akar,
Sonra gelir kararsız, tedirgin elvedalar
Giden çoktan gitmiştir, kalan o son bakıştır
Eteğine yapışmış sonbahar yaprakları,
Geleceksin hazanın en sarı akşamında...
Yüzünde derin izler, saçların beyazlamış,
Gözlerini kaçırıp, susacaksın karşımda
Sırtında pişmanlıktan simsiyah bir pardesü,
İşte yine radyoda, ''Porto Fino'' çalıyor...
Sarılarak dinlerdik, tek kelime etmeden
Bizim şarkımızdı o, bizim içindi bir tek
İçimi acıtıyor, şimdi sensiz dinlemek...
O kafe hâlâ açık, yine aynı garson var
Sana bu şehirdeki
Tüm trenlerin, otobüslerin,
Vapurların cam kenarlarını
Ve
Ömrünce baksan da bitiremeyeceğin kadar
Bir İstanbul manzarası bırakıyorum sevgilim...
Aslında ben değilim gün geçtikçe yaşlanan
Asıl yaşlanan sensin, 'hayat' denilen ressam...
Vurduğun her fırçada elin daha çok titrer,
Bu yüzden yüzümdeki, bu fazladan çizgiler.
Attila Şanbay- Yazı İşleri A.Ş.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!